→ Turkish Sentences From Tatoeba 20 → Börja lära dig / Ladda ner MP3 Flashcards

Fråga		Svar
A cold wave attacked Europe. börja lära sig		Bir soğuk hava dalgası Avrupa'yı vurdu.
A cookie is under the table. börja lära sig		Bir kurabiye masanın altındadır.
A day has twenty-four hours. börja lära sig		Bir gün yirmi-dört saattir.
A doctor examined Mr. Brown. börja lära sig		Bir doktor Bay Brown muayene etti.
A dog suddenly jumped at me. börja lära sig		Bir köpek aniden bana atladı.
A fire broke out last night. börja lära sig		Dün gece bir yangın patlak verdi.
A friend told me that story. börja lära sig		Bir arkadaş bana o hikayeyi anlattı.
A girl is playing the flute. börja lära sig		Bir kız, flüt çalıyor.
A good memory is his weapon. börja lära sig		İyi bir bellek onun silahıdır.
A haiku is one type of poem. börja lära sig		Bir haiku bir şiir türüdür.
A man is as old as he feels. börja lära sig		Bir insan hissettiği yaştadır.
A man is as old as he feels. börja lära sig		Bir insan hissettiği kadar yaşlıdır.
A mouse is a timid creature. börja lära sig		Bir fare çekingen bir yaratıktır.
A Mr. Kimura is calling you. börja lära sig		Sizi Bay Kimura diye birisi arıyor.
A Mr. Ono called to see you. börja lära sig		Bay Ono diye birisi sizinle görüşmek için aradı.
A new difficulty has arisen. börja lära sig		Yeni bir zorluk ortaya çıktı.
A novel idea occurred to me. börja lära sig		Aklıma yeni bir fikir geldi.
A novelty wears off in time. börja lära sig		Bir yenilik zamanla yok olur.
A nurse took my temperature. börja lära sig		Bir hemşire ateşimi ölçtü.
A pound is a unit of weight. börja lära sig		Bir pound bir ağırlık birimidir.
A rash appeared on his face. börja lära sig		Onun yüzünde bir isilik ortaya çıktı.
A stone hit him on the head. börja lära sig		Kafasına bir taş çarptı.
A strange man came up to us. börja lära sig		Tuhaf bir adam bize doğru geldi.
About how long will it take? börja lära sig		O, yaklaşık ne kadar sürecek.
About how much will it cost? börja lära sig		O, yaklaşık kaça mal olacak.
Admission to the show is $5. börja lära sig		Gösteriye giriş ücreti 5 dolar.
After a while, it grew dark. börja lära sig		Bir süre sonra, hava karardı.
All of the milk was spilled. börja lära sig		Sütün hepsi döküldü.
All of them are not present. börja lära sig		Onların hepsi mevcut değiller.
All of them remained silent. börja lära sig		Onların hepsi sessiz kaldılar.
All the boys enjoyed skiing. börja lära sig		Bütün erkekler kayaktan hoşlandı.
All the men are hardworking. börja lära sig		Tüm erkekler çalışkandır.
All these things cost money. börja lära sig		Bütün bu işler paraya mal olur.
All Tom wants to do is swim. börja lära sig		Tom'un bütün yapmak istediği yüzmektir.
All was silent in the house. börja lära sig		Evde herkes sessizdi.
Americans eat a lot of meat. börja lära sig		Amerikalılar çok et yer.
An apple fell to the ground. börja lära sig		Yere bir elma düştü.
An elephant has a long nose. börja lära sig		Bir filin uzun bir burnu vardır.
Any amount of money will do. börja lära sig		Bir miktar para iş görür.
Anywhere with a bed will do. börja lära sig		Yataklı herhangi bir yer iş görür.
Are both of you ready to go? börja lära sig		Siz ikiniz gitmeye hazır mısınız?
Are you a creature of habit? börja lära sig		Sen alışkanlıklarından vazgeçemeyen birimisin?
Are you coming to the party? börja lära sig		Partiye geliyor musun?
Are you done with the paper? börja lära sig		Gazete ile işin bitti mi?
Are you for or against this? börja lära sig		Bunun lehinde mi yoksa aleyhinde misin?
Are you going by bus or car? börja lära sig		Otobüsle mi yoksa araba ile mi gidiyorsun?
Are you good at mathematics? börja lära sig		Matematikte iyi misin?
Are you happy in your house? börja lära sig		Evinde mutlu musun?
Are you in immediate danger? börja lära sig		Sen yakın tehlike içinde misin?
Are you interested in music? börja lära sig		Müzikle ilgileniyor musun?
Are you looking for someone? börja lära sig		Birini mi arıyorsun?
Are you looking for someone? börja lära sig		Sen birini arıyor musun?
Are you sick? You look pale. börja lära sig		Hasta mısın? Solgun görünüyorsun.
Are you sure of your answer? börja lära sig		Cevabından emin misin?
Are you waiting for anybody? börja lära sig		Birini bekliyor musun?
At first, I didn't like him. börja lära sig		Başlangıçta, ondan hoşlanmadım.
At first, I failed the test. börja lära sig		İlk başta, testte başarısız oldum.
At last he reached his goal. börja lära sig		Sonunda o, hedefine ulaştı.
Basho was the greatest poet. börja lära sig		Başo, en büyük şairdi.
Be quiet while I am speaking. börja lära sig		Ben konuşurken sessiz ol.
Be sure and call me tonight. börja lära sig		Gece beni mutlaka ara.
Be sure not to eat too much. börja lära sig		Çok fazla yemediğinizden emin olun.
Be sure to mail this letter. börja lära sig		Bu mektubu mutlaka postala.
Bell invented the telephone. börja lära sig		Bell telefonu icat etti.
Betty likes classical music. börja lära sig		Betty klasik müzik sever.
Betty likes classical music. börja lära sig		Betty klasik müzikten hoşlanır.
Bigger is not always better. börja lära sig		Daha büyük her zaman daha iyi değildir.
Bill is good at mathematics. börja lära sig		Bill matematikte iyidir.
Bill is honest all the time. börja lära sig		Bill her zaman dürüst.
Bill is seldom ever on time. börja lära sig		Bill nadiren zamanında gelir.
Bill often goes to the park. börja lära sig		Bill sık sık parka gider.
Bill signed up for the exam. börja lära sig		Bill sınav için kaydını yaptırdı.
Bill's work is selling cars. börja lära sig		Bill'in işi otomobil satmaktır.
Birds are flying in the air. börja lära sig		Kuşlar havada uçuyorlar.
Bob and I are great friends. börja lära sig		Bob ve ben çok iyi arkadaşlarız.
Both brothers are musicians. börja lära sig		Her iki kardeş müzisyendir.
Both girls wear white suits. börja lära sig		Her iki kız beyaz takım elbiseler giyiyor.
Both of my parents are dead. börja lära sig		Ebeveynlerimin her ikisi de öldü.
Both were seriously wounded. börja lära sig		Her ikisi de ağır yaralandı.
Both you and I are students. börja lära sig		Hem sen hem de ben öğrenciyiz.
Bring your brother with you. börja lära sig		Erkek kardeşini yanında getir.
Bring your friends with you. börja lära sig		Arkadaşlarınızı yanınızda getirin.
Bring your sister next time. börja lära sig		Gelecek sefer kız kardeşinide getir.
Brothers should not quarrel. börja lära sig		Kardeşler kavga etmemelidir.
Butter is sold by the pound. börja lära sig		Tereyağı pound ile satılmaktadır.
Can I go hiking next Sunday? börja lära sig		Önümüzdeki Pazar yürüyüşe gidebilir miyim?
Can I have something to eat? börja lära sig		Yiyecek bir şey alabilir miyim?
Can you describe the object? börja lära sig		Nesneyi tarif edebilir misiniz?
Could you turn the volume down? börja lära sig		Sesi kısar mısın?
Can you page someone for me? börja lära sig		Benim için birinin adını anons eder misin?
Can you reach the top shelf? börja lära sig		Üst rafa ulaşabilir misin?
Can you send the bellboy up? börja lära sig		Komiyi yukarı gönderir misin?
Can you take his place, Leo? börja lära sig		Onun yerini alır mısın, Leo?
Can your mother drive a car? börja lära sig		Annen araba sürebilir mi?
Carlos climbed the mountain. börja lära sig		Carlos dağa tırmandı.
Carol returned to her hotel. börja lära sig		Carol oteline döndü.
Carranza rejected the offer. börja lära sig		Carranza teklifi reddetti.
Cats are very clean animals. börja lära sig		Kediler çok temiz hayvanlardır.
Check your answers with his. börja lära sig		Cevaplarını onunkiyle karşılaştır.
Children are full of energy. börja lära sig		Çocuklar enerji dolu.
Children grow up so quickly. börja lära sig		Çocuklar çok çabuk büyürler.
Children like to beat drums. börja lära sig		Çocuklar davul çalmayı severler.
Children often hate spinach. börja lära sig		Çocuklar sıklıkla ıspanaktan nefret ederler.
Choose any flowers you like. börja lära sig		İstediğin çiçekleri seç.
Choose one from among these. börja lära sig		Bunların arasından bir tane seçin.
Choose your favorite racket. börja lära sig		En sevdiğin raketi seç.
Christmas is soon, isn't it? börja lära sig		Noel yakın, değil mi?
Cold this morning, isn't it? börja lära sig		Bu sabah soğuk değil mi?
Columbus discovered America. börja lära sig		Columbus Amerikayı keşfetti.
Come the day after tomorrow. börja lära sig		Yarından sonraki gün gel.
Come to the party, will you? börja lära sig		Partiye gel, lütfen?
Compare these two computers. börja lära sig		Bu iki bilgisayarı karşılaştır.
Cookie is under 5 years old. börja lära sig		Cookie 5 yaşın altındadır.
Could you assist me, please? börja lära sig		Bana yardım eder misin, lütfen?
Could you draw a map for me? börja lära sig		Benim için bir harita çizer misin?
Could you drive more slowly? börja lära sig		Daha yavaş sürer misin?
Could you give me your name? börja lära sig		Bana adını verebilir misin?
Could you press this button? börja lära sig		Bu düğmeye basar mısınız?
Could you sign here, please? börja lära sig		Burayı lütfen imzalayabilir misiniz?
Could you solve the problem? börja lära sig		Sorunu halledebildin mi?
Could you take this, please? börja lära sig		Bunu lütfen alabilir misiniz?
Dick had a traffic accident. börja lära sig		Dick, bir trafik kazası geçirdi.
Dick passed the photo to me. börja lära sig		Dick fotoğrafı bana verdi.
Dick plans to go by himself. börja lära sig		Dick kendi başına gitmeyi planlıyor.
Did he mention the accident? börja lära sig		O, kazadan bahsetti mi?
Did he show you the picture? börja lära sig		O, resmi sana gösterdi mi?
Did you do this on your own? börja lära sig		Bunu tek başına mı yaptın?
Did you make it by yourself? börja lära sig		Onu kendiniz mi yaptınız?
Did you pay for those shoes? börja lära sig		Şu ayakkabılar için ödeme yaptınız mı?
Did you read the whole book? börja lära sig		Bütün kitabı okudun mu?
Did you see anyone run away? börja lära sig		Birinin kaçtığını gördün mü?
Did you take back the books? börja lära sig		Kitapları geri götürdün mü?
Did you turn off the heater? börja lära sig		Isıtıcıyı kapattın mı?
Did you watch TV last night? börja lära sig		Dün gece televizyon izledin mi?
Didn't you lock up your car? börja lära sig		Arabanı kilitlemedin mi?
Do I have to change my diet? börja lära sig		Diyetimi değiştirmek zorunda mıyım.
Do I pay you or the cashier? börja lära sig		Ben size mi yoksa kasiyere mi ödeme yapayım.
Do you believe what he said? börja lära sig		Onun dediğine inandın mı?
Do you eat in the classroom? börja lära sig		Sen sınıfta yemek yer misin?
Do you go to school on foot? börja lära sig		Okula yaya gider misin?
Do you have a pen or pencil? börja lära sig		Bir dolma kalemin mi yoksa bir kurşun kalemin mi var.
Do you have any French wine? börja lära sig		Biraz Fransız şarabın var mı?
Do you have any soft drinks? börja lära sig		Hiç alkolsüz içeceğin var mı?
Do you have anything to eat? börja lära sig		Yiyecek bir şeyin var mı?
Do you have anything to say? börja lära sig		Söyleyecek bir şeyin var mı?
Do you have enough blankets? börja lära sig		Yeterli battaniyelerin var mı?
Do you have laundry service? börja lära sig		Çamaşır yıkama servisiniz var mı?
Do you have this in my size? börja lära sig		Bundan benim ölçüme uyan varmı?
Do you have time to help me? börja lära sig		Bana yardımcı olmak için zamanın var mı?
Do you know an ethnic dance? börja lära sig		Bir etnik dans biliyor musunuz?
Do you know any Greek myths? börja lära sig		Hiç Yunan mitolojisi biliyor musun?
Do you know where Tom lives? börja lära sig		Tom'un nerede yaşadığını biliyor musunuz?
Do you like ancient history? börja lära sig		İlk çağ tarihini sever misin?
Do you like Renaissance art? börja lära sig		Rönesans sanatı sever misiniz?
Would you mind me smoking here? börja lära sig		Burada sigara içebilir miyim?
Do you play basketball well? börja lära sig		Basketbolu iyi oynar mısın?
Do you play soccer or rugby? börja lära sig		Futbol yada ragbi oynar mısın?
Do you want anything to eat? börja lära sig		Yiyecek bir şey istiyor musun?
Do your homework right away. börja lära sig		Derhal ev ödevini yap.
Does he go to school by bus? börja lära sig		O, otobüsle okula gider mi?
Does that price include tax? börja lära sig		O fiyata vergi dahil mi?
Does this cap belong to you? börja lära sig		Bu kep sana mı ait?
Does Tom always carry a gun? börja lära sig		Tom her zaman bir silah taşır mı?
Dogs see in black and white. börja lära sig		Köpekler siyah ve beyaz olarak görür.
Don't be a back-seat driver. börja lära sig		Sürücüye müdahele etme.
Don't be late for the train. börja lära sig		Tren için geç kalmayın.
Don't bother to call on him. börja lära sig		Onu aramak için zahmet etmeyin.
Don't expect too much of me. börja lära sig		Benden çok şey bekleme.
Don't fail to lock the door. börja lära sig		Kapıyı kilitlemeyi ihmal etmeyin.
Don't forget to write to me. börja lära sig		Bana yazmayı unutma.
Don't forget to write to us. börja lära sig		Bize yazmayı unutma.
Don't lean against the wall. börja lära sig		Duvara yaslanma.
Don't leave it up to chance. börja lära sig		İşi şansa bırakma.
Don't leave the window open. börja lära sig		Pencereyi açık bırakma.
Don't let go. Hold on tight. börja lära sig		Gitmesine izin vermeyin. Sıkı tutun.
Don't look down on the poor. börja lära sig		Fakirleri hor görme.
Don't lose confidence, Mike. börja lära sig		Güvenini kaybetme, Mike.
Don't meddle in his affairs. börja lära sig		Onun işlerine karışmayın.
Don't run across the street. börja lära sig		Caddeyi koşarak geçmeyin.
Don't speak so fast, please. börja lära sig		Çok hızlı konuşma, lütfen.
Don't talk in the classroom. börja lära sig		Sınıfta konuşma.
Don't treat me like a child. börja lära sig		Bana bir çocuk gibi davranma.
Don't use all the hot water. börja lära sig		Sıcak suyun tümünü kullanma.
Don't walk alone after dark. börja lära sig		Karanlıktan sonra yalnız yürüme.
Don't worry. You'll make it. börja lära sig		Endişelenmeyin. Onu yaparsınız.
Dorothy isn't in the office. börja lära sig		Dorothy ofiste değildir.
Each congressman could vote. börja lära sig		Her kongre üyesi oy verebildi.
Each member was called upon. börja lära sig		Her üye davet edildi.
Each time I tried, I failed. börja lära sig		Denediğim her sefer başarısız oldum.
Economy cars save you money. börja lära sig		Ekonomi araba size tasarruf sağlar.
Eisenhower kept his promise. börja lära sig		Eisenhower sözünü tuttu.
English is spoken in Canada. börja lära sig		Kanada'da İngilizce konuşulur.
Everybody desires happiness. börja lära sig		Herkes mutluluk arzular.
Everybody is busy except me. börja lära sig		Benim dışında herkes meşgul.
Everybody is relying on you. börja lära sig		Herkes size güveniyor.
Everybody looks up to Henry. börja lära sig		Herkes Henry'ye güvenir.
Everybody wants to be happy. börja lära sig		Herkes mutlu olmak istiyor.
Everyone ate the same thing. börja lära sig		Herkes aynı şeyi yedi.
Everyone is friendly to her. börja lära sig		Herkes ona karşı samimi.
Everything is all right now. börja lära sig		Şimdi her şey yolunda.
Everything's going to be OK. börja lära sig		Her şey tamam olacak.
Excuse me. What's your name? börja lära sig		Affedersiniz. Adınız nedir?
Explain it once more, Jerry. börja lära sig		Onu bir kez daha açıkla, Jerry.
Face adversity with courage. börja lära sig		Güçlüklerle cesaretle yüzleş.
Few students can read Latin. börja lära sig		Birkaç öğrenci Latince okuyabilir.
Finally, he lost his temper. börja lära sig		Sonunda, o, kontrolünü kaybetti.
Finding her office was easy. börja lära sig		Onun ofisini bulmak kolaydı.
Finding her office was easy. börja lära sig		Onun bürosunu bulmak kolaydı.
Food is fuel for our bodies. börja lära sig		Gıda vücudumuz için yakıttır.
Food shipments were blocked. börja lära sig		Gıda sevkiyatı bloke edildi.
Forget about that right now. börja lära sig		Onu derhal unut.
France is in western Europe. börja lära sig		Fransa, Batı Avrupa'dadır.
Fred is always telling lies. börja lära sig		Fred her zaman yalan söylüyor.
Fred's house has five rooms. börja lära sig		Fred'in evinde beş oda bulunmaktadır.
Fred's house has five rooms. börja lära sig		Fred'in evinin beş odası var.
Fresh fruit is good for you. börja lära sig		Taze meyve, sizin için iyidir.
Gamblers enjoy taking risks. börja lära sig		Kumarbazlar risk almayı severler.
General Braddock was killed. börja lära sig		Genel Braddock öldürüldü.
Get me the scissors, please. börja lära sig		Bana makası getir, lütfen.
Get out of here immediately! börja lära sig		Hemen buradan çıkın.
Get up early in the morning. börja lära sig		Sabah erken kalk.
Get your friend to help you. börja lära sig		Arkadaşın sana yardım etsin.
Give it to whoever needs it. börja lära sig		Onu ihtiyacı olana ver.
Give it to whoever wants it. börja lära sig		Onu her kim isterse ona ver.
Give me a copy of this book. börja lära sig		Bu kitabın bir kopyasını bana verin.
Give me a little more water. börja lära sig		Bana biraz daha su verin.
Give me the main points now. börja lära sig		Şimdi bana ana konulardan bahsedin.
Give me two pieces of chalk. börja lära sig		Bana iki parça tebeşir ver.
Give my love to your family. börja lära sig		Ailenize sevgimi iletin.
Gold is heavier than silver. börja lära sig		Altın gümüşten daha ağırdır.
Grant took 14,000 prisoners. börja lära sig		Grant, 14.000 tutsak aldı.
Grant was extremely popular. börja lära sig		Grant son derece popüler oldu.
Greek is difficult to learn. börja lära sig		Yunanca öğrenmek zordur.
Half of the melon was eaten. börja lära sig		Kavunun yarısı yendi.
Hamilton did not like Adams. börja lära sig		Hamilton, Adams'tan hoşlanmadı.
Hanako likes cake very much. börja lära sig		Hanako keki çok fazla seviyor.
Has all the coke been drunk? börja lära sig		Bütün kola içildi mi?
Has Ken left Japan for good? börja lära sig		Ken Japonya'dan geri dönmemek üzere mi ayrıldı?
Has she ever fallen in love? börja lära sig		O hiç aşık oldu mu?
Have a look at that picture. börja lära sig		Şu resme bir bak.
Have a nice summer vacation. börja lära sig		Güzel bir Yaz tatili geçirmeni dilerim.
Have there been any changes? börja lära sig		Herhangi bir değişiklik var mı?
Have there been any changes? börja lära sig		Herhangi bir değişiklik oldu mu?
Have they ever come on time? börja lära sig		Onlar hiç zamanında geldiler mi?
Have you checked the engine? börja lära sig		Motoru kontrol ettiniz mi?
Have you done your homework? börja lära sig		Ev ödevini yaptın mı?
Have you ever been to India? börja lära sig		Hiç Hindistan'da bulundunuz mu?
Have you ever been to Japan? börja lära sig		Hiç Japonya'da bulundunuz mu?
Have you ever been to Nikko? börja lära sig		Hiç Nikko'da bulundun mu?
Have you ever been to Tokyo? börja lära sig		Hiç Tokyo'da bulundun mu?
Have you ever broken a bone? börja lära sig		Sen hiç bir kemik kırdın mı?
Have you ever donated blood? börja lära sig		Sen hiç kan bağışladın mı?
Have you ever gone to Paris? börja lära sig		Hiç Paris'e gittin mi?
Have you ever seen a cuckoo? börja lära sig		Şu ana kadar bir guguk kuşu gördün mü?
Have you ever visited Kyoto? börja lära sig		Hiç Kyoto'yu gezdin mi?
Are you finished with your work? börja lära sig		İşini bitirdin mi?
Have you heard from Freddie? börja lära sig		Freddie'den haberin var mı?
Have you heard the news yet? börja lära sig		Haberi henüz duydun mu?
Have you read this book yet? börja lära sig		Bu kitabı henüz okudun mu?
Have you read today's paper? börja lära sig		Bugünün gazetesini okudun mu?
Have you washed the car yet? börja lära sig		Arabayı henüz yıkadın mı?
Haven't you had your dinner? börja lära sig		Akşam yemeğini yemedin mi?
He absconded with the money. börja lära sig		O, para ile birlikte kaçtı.
He accepted gifts from them. börja lära sig		O, onlardan hediyeler kabul etti.
He accomplished his mission. börja lära sig		O görevini yerine getirdi.
He always wears blue shirts. börja lära sig		O her zaman mavi gömlek giyer.
He arrived after I had left. börja lära sig		Ben ayrıldıktan sonra o geldi
He arrived the day she left. börja lära sig		O, gittiği gün geldi.
She asked him some questions. börja lära sig		O, ona bazı sorular sordu.
He asked me what I expected. börja lära sig		O, bana beklediğim şeyi sordu.
He asked me which way to go. börja lära sig		Bana hangi yöne gideceğini sordu.
He attended many ceremonies. börja lära sig		O birçok törenlere katıldı.
He banged the door in anger. börja lära sig		O, öfkeyle kapıyı çarptı.
He became known as a doctor. börja lära sig		O, bir doktor olarak tanındı.
He believes in Santa Clause. börja lära sig		O, Noel Baba'ya inanıyor.
She brought him to our place. börja lära sig		O, onu bizim yerimize getirdi.
He calls her up every night. börja lära sig		O, her gece onu arar.
He came a little after noon. börja lära sig		Öğleden az sonra geldi.
He came home exactly at ten. börja lära sig		O, tam onda eve geldi.
He came to school very late. börja lära sig		O, okula çok geç geldi.
He can pull strings for you. börja lära sig		O, senin için torpil yapabilir.
He can't speak much English. börja lära sig		O, fazla İngilizce konuşamaz.
He carried the box upstairs. börja lära sig		O, kutuyu üst kata taşıdı.
He changed school last year. börja lära sig		O geçen yıl okul değiştirdi.
He claims that he is honest. börja lära sig		O, dürüst olduğunu iddia ediyor.
He cleared the roof of snow. börja lära sig		O, çatının karını temizledi.
He closed the door suddenly. börja lära sig		O, birden kapıyı kapattı.
He composes beautiful poems. börja lära sig		O, güzel şiirler besteler.
He considered himself lucky. börja lära sig		O kendini şanslı addetti.
He could make nothing of it. börja lära sig		O, onunla ilgili bir şey yapamadı.
He could not breathe deeply. börja lära sig		Derin nefes alamadı.
He decided to give it a try. börja lära sig		O, denemeye karar verdi.
He did a very foolish thing. börja lära sig		O, çok aptalca bir şey yaptı.
He did his best to help her. börja lära sig		Ona yardım etmek için elinden geleni yaptı.
He did his best to the last. börja lära sig		O, sonuna kadar elinden geleni yaptı.
He did his best, but failed. börja lära sig		O, elinden geleni yaptı, ancak başarısız oldu.
He did not buy it after all. börja lära sig		Beklenin tersine onu almadı.
He did not know what to say. börja lära sig		O, ne diyeceğini bilmiyordu.
He did not know where to go. börja lära sig		Nereye gideceğini bilmiyordu.
He didn't care for swimming. börja lära sig		O, yüzmek istemedi.
He didn't explain it at all. börja lära sig		O, onu hiç açıklamadı.
He didn't like her at first. börja lära sig		O ilk defa ondan hoşlanmadı.
He didn't reveal his secret. börja lära sig		O, onun sırrını açığa çıkarmadı.
He didn't turn up after all. börja lära sig		Beklenenin tersine dönmedi.
He died from lack of oxygen. börja lära sig		Oksijen yetersizliğinden öldü.
He died of cancer last year. börja lära sig		O, geçen yıl kanserden öldü.
He does not have to do this. börja lära sig		O, bunu yapmak zorunda değildir.
He does not watch TV at all. börja lära sig		O, hiç tv seyretmez.
He doesn't always come late. börja lära sig		O her zaman geç gelmez.
He doesn't have any friends. börja lära sig		Onun hiç arkadaşı yoktur.
He drives a car, doesn't he? börja lära sig		O, bir araba sürer, değil mi?
He drove slowly up the hill. börja lära sig		O, tepeye doğru yavaşça sürdü.
He dug a hole in the garden. börja lära sig		O, bahçede bir çukur kazdı.
He enjoyed playing baseball. börja lära sig		O, beyzbol oynamaktan zevk aldı.
He exhausted all his energy. börja lära sig		O bütün enerjisini tüketti.
He explained the rule to me. börja lära sig		O, kuralı bana açıkladı.
He failed the entrance exam. börja lära sig		O, giriş sınavında başarısız oldu.
He felt himself growing old. börja lära sig		O, yaşlandığını hissetti.
He finished school in March. börja lära sig		O, Mart ayında okulu bitirdi.
He flew a kite with his son. börja lära sig		O, oğluyla birlikte bir uçurtma uçurdu.
He gave three wrong answers. börja lära sig		O, üç yanlış cevap verdi.
He goes there now and again. börja lära sig		O, arada sırada oraya gider.
He got a loan from the bank. börja lära sig		O, bankadan bir kredi aldı.
He got an easy English book. börja lära sig		O, kolay bir İngilizce kitabı aldı.
He got engaged to my cousin. börja lära sig		O, benim kuzenimle nişanlandı.
He got sick during the trip. börja lära sig		O, yolculuk sırasında hastalandı.
He got the book for nothing. börja lära sig		O, kitabı boş yere aldı.
He grabbed me by the collar. börja lära sig		O, beni yakamdan yakaladı.
He had access to the papers. börja lära sig		Onun belgelere erişim hakkı vardı.
He had barely enough to eat. börja lära sig		Neredeyse onun yeterli yiyeceği yoktu.
He had no friend to talk to. börja lära sig		Onun konuşacak arkadaşı yoktu.
He had the table to himself. börja lära sig		O, masayı kendine ayırdı.
He had to leave the village. börja lära sig		O, köyü terk etmek zorunda kaldı.
He had to pay his own debts. börja lära sig		O, kendi borçlarını ödemek zorunda kaldı.
He had to think for himself. börja lära sig		O, kendisi için düşünmek zorunda kaldı.
He hardly ever opens a book. börja lära sig		O, neredeyse hiç kitap açmaz.
He has a good school record. börja lära sig		Onun iyi bir okul kaydı var.
He has a grudge against you. börja lära sig		Onun size karşı bir kini var.
He has a pension to live on. börja lära sig		Geçimini sağlamak için bir emekli maaşı var.
She has a strong personality. börja lära sig		Onun güçlü bir kişiliği vardır.
He has a strong personality. börja lära sig		O, güçlü bir kişiliğe sahiptir.
He has been sick for a week. börja lära sig		O bir hafta boyunca hastadır.
He got through with his work. börja lära sig		O, işini bitirdi.
He has hit upon a good idea. börja lära sig		Aklına iyi bir fikir geldi.
He has more books than I do. börja lära sig		O, benim sahip olduğumdan daha çok kitaba sahiptir.
He has no family to support. börja lära sig		Onu destekleyecek bir ailesi yok.
He has one dog and six cats. börja lära sig		Onun bir köpeği ve altı kedisi var.
He has only to ask for help. börja lära sig		O, sadece yardım istemek zorunda.
He hasn't read the book yet. börja lära sig		O, kitabı henüz okumadı.
He helped me do my homework. börja lära sig		Ev ödevimi yapmam için bana yardım etti.
He is a bit like his father. börja lära sig		O, biraz babasına benzer.
He is a novelist and artist. börja lära sig		O bir yazar ve sanatçıdır.
He is a promising young man. börja lära sig		O, umut verici genç bir adamdır.
He is a very careful driver. börja lära sig		O çok dikkatli bir sürücüdür.
He is a very selfish person. börja lära sig		O, çok bencil bir kişidir.
He is a waiter and an actor. börja lära sig		O bir garson ve bir aktördür.
He is almost always at home. börja lära sig		O, hemen hemen her zaman evdedir.
He is always friendly to me. börja lära sig		O, her zaman bana karşı cana yakındır.
He is always late for class. börja lära sig		O, zaman sınıfa geç kalır.
He is always short of money. börja lära sig		O her zaman parasızdır.
He is an authority on China. börja lära sig		O, Çin'de bir otoritedir.
He is an old friend of mine. börja lära sig		O benim eski bir arkadaşım.
He is an unmanageable child. börja lära sig		O, ele avuca sığmayan bir çocuk.
He is as tall as his father. börja lära sig		O babası kadar uzundur.
He is as tall as my brother. börja lära sig		O, benim erkek kardeşim kadar uzundur.
He is being very kind today. börja lära sig		O bugün çok nazikleşiyor.
He is busy learning English. börja lära sig		O, İngilizce öğrenmekle meşgul.
He is busy with job hunting. börja lära sig		O, iş aramakla meşguldür.
He is clumsy with his hands. börja lära sig		O elleriyle beceriksizdir
He is digging his own grave. börja lära sig		O, kendi mezarını kazıyor.
He is doing it with my help. börja lära sig		O, onu benim yardımım vasıtasıyla yapıyor.
He is entirely in the wrong. börja lära sig		O, tamamen hatalı.
He is every bit a gentlemen. börja lära sig		O, tam bir beyefendi.
He is famous as a scientist. börja lära sig		O, bir bilim adamı olarak ünlüdür.
He is far from being honest. börja lära sig		O, dürüst olmaktan uzaktır.
He is glad to hear the news. börja lära sig		O, haberi duyduğuna memnun.
He is good at taking photos. börja lära sig		O, fotoğraf çekmede iyidir.
He is in high spirits today. börja lära sig		Bugün onun morali yüksek.
He is in his early thirties. börja lära sig		O, otuzlu yaşların başlarındadır.
He is in his early twenties. börja lära sig		O, yirmili yaşlarının başındadır.
He is innocent of the crime. börja lära sig		O, suçsuzdur.
He is jealous of her talent. börja lära sig		O, onun yeteneğini kıskanıyor.
He is just pulling your leg. börja lära sig		O, sadece seninle şaka yapıyor.
He is known as a great poet. börja lära sig		O, büyük bir şair olarak bilinmektedir.
He is leaving in three days. börja lära sig		O, üç gün içinde ayrılıyor.
He is likely to arrive soon. börja lära sig		O, muhtemelen yakında gelecektir.
He is looking forward to it. börja lära sig		O, ona can atıyor.
He is much taller than I am. börja lära sig		O benden çok daha uzun.
He is no better than a baby. börja lära sig		O bir çocukla hemen hemen aynı.
He is no longer in business. börja lära sig		O, artık çalışmıyor.
He doesn't live here anymore. börja lära sig		O, artık burada yaşamıyor.
He is no match for his wife. börja lära sig		O, karısının dengi değil.
He is not equal to the task. börja lära sig		O, görev için yeterli değildir.
He is not likely to succeed. börja lära sig		O, muhtemelen başarılı olmayacak.
He is not much of an artist. börja lära sig		O, çok iyi bir sanatçı değil.
He is not very good company. börja lära sig		O, çok iyi bir arkadaş değildir.
He is nothing but a student. börja lära sig		O, sadece bir öğrenci.
He is often late for school. börja lära sig		O, sık sık okula geç kalır.
He is on the point of death. börja lära sig		O, ölmek üzeredir.
He is pleased with his work. börja lära sig		O, işinden memnundur.
He is pleased with the plan. börja lära sig		O, plandan memnundur.
He is proficient in English. börja lära sig		O, İngilizcede yeterlidir.
He is rarely in a good mood. börja lära sig		O, nadiren iyi bir ruh hali içindedir.
He is rather hard to please. börja lära sig		Onu mutlu etmek oldukça zordur.
He is related to the family. börja lära sig		O, aile ile akrabadır.
He is respected by everybody. börja lära sig		Ona herkes tarafından saygı duyulur.
He is roasting coffee beans. börja lära sig		O, kahve çekirdeklerini kavuruyor.
He is standing on the stage. börja lära sig		O sahnede duruyor.
He is staying with his aunt. börja lära sig		O, halası ile kalıyor.
He is still very much alive. börja lära sig		O hala çok canlıdır.
He is suffering from a cold. börja lära sig		O, soğuk algınlığından çekiyor.
He is sure to come tomorrow. börja lära sig		O, kesinlikle yarın gelecek.
He is sure to pass the exam. börja lära sig		O, sınavı geçeceğinden emin.
He is swimming in the river. börja lära sig		O, nehirde yüzüyor.
He is tall and looks strong. börja lära sig		O uzun boyludur ve güçlü görünüyor.
She is terrified of the dark. börja lära sig		O karanlıktan çok korkar.
He is unfit to be a teacher. börja lära sig		O, bir öğretmen olmak için uygun değil.
He joined the baseball club. börja lära sig		O, beyzbol Kulübüne katıldı.
He joined the opposing team. börja lära sig		O, karşı takıma katıldı.
He keeps a diary in English. börja lära sig		O, İngilizce bir günlük tutar.
He kept silent all day long. börja lära sig		O, gün boyu sessiz kaldı.
He kept walking all the day. börja lära sig		O, bütün gün yürümeye devam etti.
He kicked in a lot of money. börja lära sig		O, çok miktarda para bağışladı.
He left here a few days ago. börja lära sig		O, birkaç gün önce buradan ayrıldı.
He left the box unprotected. börja lära sig		O kutuyu korumasız bıraktı.
He left the last page blank. börja lära sig		O, son sayfayı boş bıraktı.
He likes baseball very much. börja lära sig		O, beyzbolu çok sever.
He likes to read newspapers. börja lära sig		O, gazete okumayı sever.
He lit a candle in the dark. börja lära sig		O, karanlıkta bir mum yaktı.
He lived here ten years ago. börja lära sig		O, on yıl önce burada yaşadı.
He lives from hand to mouth. börja lära sig		O, kıt kanaat geçiniyor.
He looked at me in surprise. börja lära sig		O, şaşkınlıkla bana baktı.
She looked up at the ceiling. börja lära sig		O, tavana baktı.
He looks like an honest man. börja lära sig		O, dürüst bir adam gibi görünüyor.
He looks tired this evening. börja lära sig		O, bu akşam yorgun görünüyor.
He lost control of his legs. börja lära sig		O, bacaklarının kontrolünü kaybetti.
He lost everything he owned. börja lära sig		O, sahip olduğu her şeyi kaybetti.
He lost his way in the snow. börja lära sig		O, karda yolunu kaybetti.
He lost two sons in the war. börja lära sig		O, iki oğlunu savaşta kaybetti.
He made fun of me in public. börja lära sig		O, herkesin içinde benimle alay etti.
He made his way to the room. börja lära sig		O, odaya doğru gitti.
He made several corrections. börja lära sig		O, birkaç düzeltme yaptı.
He made up his mind quickly. börja lära sig		O, çabuk karar verdi.
He may be on the next train. börja lära sig		O, bir sonraki trende olabilir.
He may have read the letter. börja lära sig		O, mektubu okumuş olabilir.
He met Sam purely by chance. börja lära sig		O, tamamen şans eseri Sam ile karşılaştı.
He might be our new teacher. börja lära sig		O bizim yeni öğretmenimiz olabilir.
He mistook me for my mother. börja lära sig		O, beni annemle karıştırdı.
He must have been home then. börja lära sig		O, o zaman evde olmalıydı.
He needs something to drink. börja lära sig		İçecek bir şeye ihtiyacı var.
He often makes people angry. börja lära sig		O sık sık insanları kızdırır.
He painted the ceiling blue. börja lära sig		O, tavanı maviye boyadı.
He picked out the best book. börja lära sig		O, en iyi kitabı aldı.
He plays baseball every day. börja lära sig		O her gün beyzbol oynar.
He prefers French to German. börja lära sig		O, Fransızcayı Almancaya tercih eder.
She pretended not to hear me. börja lära sig		O beni duymamış gibi davrandı.
He pretended to be a doctor. börja lära sig		O, bir doktor gibi davrandı.
He pretended to be sleeping. börja lära sig		O, uyuyor gibi yapıyordu.
He put a cover over his car. börja lära sig		O, arabasının üzerine bir örtü koydu.
He put his affairs in order. börja lära sig		O, işlerini sıraya koydu.
He put his money in the box. börja lära sig		O, parasını kutuya koydu.
He put the box on the table. börja lära sig		O, kutuyu masaya koydu.
He ran like a scared rabbit. börja lära sig		O, korkmuş bir tavşan gibi koştu.
He reached out for the book. börja lära sig		O, kitabı almak için uzandı.
He read this book yesterday. börja lära sig		Dün bu kitabı okudum.
He really likes music a lot. börja lära sig		O, müziği gerçekten çok sever.
He really wants to meet you. börja lära sig		O gerçekten seninle tanışmak istiyor.
He received a lot of praise. börja lära sig		O, bir çok övgü aldı.
He repaired my watch for me. börja lära sig		O benim için saatimi tamir etti.
She repeated her name slowly. börja lära sig		Yavaşça adını tekrarladı.
He runs a company in Meguro. börja lära sig		O, Meguro'da bir şirket işletir.
He rushed out of the office. börja lära sig		O ofisten dışarı fırladı.
He said he didn't like this. börja lära sig		O, bundan hoşlanmadığını söyledi.
bir tarafından ezildi. She was run over by the car. börja lära sig		O
gerçek bir güzelliktir. His sister is a real beauty. börja lära sig		Onun kız kardeşi
seçeneği destekliyorum. I am in favor of the option. börja lära sig		Ben
geçen ay ondan haber aldım. I heard from him last month. börja lära sig		En son
I live in this neighborhood. börja lära sig		Ben bu mahallede yaşarım.
I located the town on a map. börja lära sig		Ben kasabayı harita üzerinde belirledim.
I looked into the next room. börja lära sig		Bitişik odayı inceledim.
I lost my way in the forest. börja lära sig		Ormanda yolumu kaybettim.
I lost the book you lent me. börja lära sig		Bana ödünç verdiğin kitabı kaybettim.
I love her and she loves me. börja lära sig		Ben onu seviyorum ve o beni seviyor.
I made an apple pie for you. börja lära sig		Senin için elmalı turta yaptım.
I made him go there at once. börja lära sig		Onu derhal oraya gönderdim.
I made that dress by myself. börja lära sig		O elbiseyi kendim yaptım.
I met my teacher on the way. börja lära sig		Yolda öğretmenime rastladım.
I met nobody on my way home. börja lära sig		Evime giderken kimseye rastlamadım.
I met the president himself. börja lära sig		Ben başkanın kendisiyle buluştum.
I met the principal himself. börja lära sig		Müdürün kendisiyle görüştüm.
I met your father yesterday. börja lära sig		Dün babanla karşılaştım.
I might as well leave today. börja lära sig		Bugün gitmemem için bir neden yok.
I mistook him for Mr. Brown. börja lära sig		Onu Bay Brown zannettim.
I must have my car repaired. börja lära sig		Arabamı tamir ettirmeliyim.
I must help her at any cost. börja lära sig		Ben, ne pahasına olursa olsun ona yardım etmeliyim.
I must leave early tomorrow. börja lära sig		Yarın erken ayrılmalıyım.
I must make up for the loss. börja lära sig		Kaybı telafi etmeliyim.
I must prepare for the exam. börja lära sig		Sınava hazırlanmalıyım.
I need a bag to carry it in. börja lära sig		Onu taşımak için bir çantaya ihtiyacım var.
I need someone to talk with. börja lära sig		Konuşmak için birine ihtiyacım var.
I need to get some shut eye. börja lära sig		Biraz kestirmeye ihtiyacım var.
I need to search for my pen. börja lära sig		Dolma kalemimi aramalıyım.
I never get sick of dancing. börja lära sig		Ben asla dans etmekten usanmam.
I noticed her hands shaking. börja lära sig		Onun ellerinin titrediğini farkettim.
I often go to the bookstore. börja lära sig		Ben sık sık kitapçıya giderim.
I often have ear infections. börja lära sig		Sık sık kulak enfeksiyonu geçiriyorum.
I only took a bite of bread. börja lära sig		Ben sadece bir lokma ekmek aldım.
I painted a picture for you. börja lära sig		Senin için bir resim yaptım.
I parked my car by the gate. börja lära sig		Arabamı kapının yanına park ettim.
I plan to break up with her. börja lära sig		Ondan ayrılmayı planlıyorum.
I plan to play a flute solo. börja lära sig		Ben bir flüt solo çalmayı düşünüyorum.
I plan to see him on Monday. börja lära sig		Onu Pazartesi günü görmeyi planlıyorum.
I plan to stay there a week. börja lära sig		Orada bir hafta kalmayı planlıyorum.
I play tennis an hour a day. börja lära sig		Günde bir saat tenis oynarım.
I prefer reading to writing. börja lära sig		Okumayı yazmaya tercih ederim.
I prefer soccer to baseball. börja lära sig		Futbolu beyzbola tercih ederim.
I prefer swimming to skiing. börja lära sig		Yüzmeyi kaymaya tercih ederim.
I prefer swimming to skiing. börja lära sig		Yüzmeyi kayak yapmaya tercih ederim.
I prefer tennis to baseball. börja lära sig		Tenisi beyzbola tercih ederim.
I prefer to do it on my own. börja lära sig		Onu tek başıma yapmayı tercih ederim.
I promise you I'll help you. börja lära sig		Ben sana, sana yardım edeceğime söz veriyorum.
I put my coat on inside out. börja lära sig		Paltomu ters giydim.
I quit smoking and drinking. börja lära sig		Ben sigara ve içki içmekten vazgeçtim.
I ran as quickly as I could. börja lära sig		Koşabildiğim kadar hızlı koştum.
I ran out and caught a taxi. börja lära sig		Dışarı koştum ve bir taksiye bindim.
I received a good job offer. börja lära sig		İyi bir iş teklifi aldım.
I regret becoming a teacher. börja lära sig		Bir öğretmen olduğuma pişmanım.
I regret missing the speech. börja lära sig		Konuşmayı kaçırdığım için üzgünüm.
I remember locking the door. börja lära sig		Kapıyı kilitlediğimi hatırlıyorum.
I remember reading the book. börja lära sig		Kitabı okuduğumu hatırlıyorum.
I rent a car from my friend. börja lära sig		Ben arkadaşımdan bir araba kiraladım.
I rode fifty miles that day. börja lära sig		Ben o gün elli mil sürdüm.
I rode in a hot air balloon. börja lära sig		Sıcak hava balonuna bindim.
I saw a girl with long hair. börja lära sig		Ben uzun saçlı bir kız gördüm.
I saw a strange woman there. börja lära sig		Orada tuhaf bir kadın gördüm.
I saw her for the last time. börja lära sig		Ben onu son kez gördüm.
I saw him crossing the road. börja lära sig		Onun yolu geçtiğini gördüm.
I saw Jessie standing there. börja lära sig		Jessie'nin orada durduğunu gördüm.
I scarcely believed my eyes. börja lära sig		Ben gözlerime güçlükle inandım.
I scarcely believed my eyes. börja lära sig		Neredeyse gözlerime inanamıyordum.
I seldom eat dairy products. börja lära sig		Ben nadiren süt ürünleri tüketirim.
I sensed what was happening. börja lära sig		Ne olduğunu hissettim.
I shook my head a few times. börja lära sig		Kafamı birkaç kez salladım.
I should not have said that. börja lära sig		Onu söylememeliydim.
I shouldn't have kissed Tom. börja lära sig		Tom'u öpmemeliydim.
I shouldn't have logged off. börja lära sig		Oturumu kapatmamalıydım.
I showered before breakfast. börja lära sig		Kahvaltıdan önce duş aldım.
I solved the problem easily. börja lära sig		Problemi kolayca hallettim.
I spent hours reading books. börja lära sig		Saatlerce kitap okudum.
I spent hours reading books. börja lära sig		Kitapları okurken saatler harcadım.
I spoke to him by telephone. börja lära sig		Onunla telefonda konuştum.
I started sailing last year. börja lära sig		Ben geçen yıl yelken açmaya başladım.
I stayed at home last night. börja lära sig		Ben dün gece evde kaldım.
I stood with my arms folded. börja lära sig		Kollarım katlı durdum.
I stopped and gazed at them. börja lära sig		Ben durdum ve onlara baktım.
I take a walk every morning. börja lära sig		Her sabah yürüyüşe çıkarım.
I talked to her for an hour. börja lära sig		Bir saat boyunca onunla konuştum.
I talked to him after class. börja lära sig		Ben, dersten sonra onunla konuştum.
I thanked Mary for her help. börja lära sig		Mary'ye yardımı için teşekkür ettim.
I thanked Mary for her help. börja lära sig		Ben yardımı için Mary'ye teşekkür ettim.
I think he is a good driver. börja lära sig		Ben onun iyi bir sürücü olduğunu düşünüyorum.
I think he will do his best. börja lära sig		Sanırım o elinden geleni yapacaktır.
I think he's a great writer. börja lära sig		Sanırım o büyük bir yazar.
I think his novel is boring. börja lära sig		Sanırım onun romanı sıkıcı.
I think I hurt his feelings. börja lära sig		Sanırım onun duygularını incittim.
I think I've lost my ticket. börja lära sig		Sanırım biletimi kaybettim.
I think I've met you before. börja lära sig		Seninle daha önce karşılaştığımı düşünüyorum.
I think it's getting warmer. börja lära sig		Sanırım hava ısınıyor.
I think of you all the time. börja lära sig		Sürekli seni düşünüyorum.
I think Tom is going to win. börja lära sig		Sanırım Tom kazanacak.
I thought he was my brother. börja lära sig		Onun benim kardeşim olduğunu düşündüm.
I thought that he was angry. börja lära sig		Ben onun kızgın olduğunu düşündüm.
I thought that Tom was kind. börja lära sig		Tom'un nazik olduğunu sandım.
I thought you were Japanese. börja lära sig		Japon olduğunuzu düşünmüştüm.
I thought you wouldn't come. börja lära sig		Senin gelmeyeceğini düşündüm.
I told them to study harder. börja lära sig		Onlara daha çok çalışmalarını söyledim.
I took a cab to the station. börja lära sig		İstasyona taksi ile gittim.
I took his name and address. börja lära sig		Ben onun adını ve adresini aldım.
I took over my father's job. börja lära sig		Babamın işini devraldım.
I took the fact for granted. börja lära sig		Gerçeği sorgulamadan kabul ettim.
I tried solving the problem. börja lära sig		Ben sorunu halletmeye çalıştım.
I tried standing on my head. börja lära sig		Başımın üstünde durmaya çalıştım.
I tried to keep from crying. börja lära sig		Ağlamamaya çalıştım.
I tried to soothe the child. börja lära sig		Ben çocuğu yatıştırmaya çalıştım.
I usually go to bed at nine. börja lära sig		Genellikle dokuzda yatarım.
I usually go to bed at nine. börja lära sig		Genellikle saat dokuzda yatmaya giderim.
I visit him every other day. börja lära sig		Ben günaşırı onu ziyaret ederim.
I visited my father's grave. börja lära sig		Babamın mezarını ziyaret ettim.
I want to buy a new bicycle. börja lära sig		Yeni bir bisiklet almak istiyorum.
I want to go abroad someday. börja lära sig		Ben bir gün yurt dışına gitmek istiyorum.
I want to go over to France. börja lära sig		Ben Fransa'ya gitmek istiyorum.
I want to keep my car there. börja lära sig		Arabamı orada tutmak istiyorum.
I want to learn how to swim. börja lära sig		Nasıl yüzüleceğini öğrenmek istiyorum.
I want to make a phone call. börja lära sig		Ben bir telefon görüşmesi yapmak istiyorum.
I want to ride a motorcycle. börja lära sig		Bir motosiklete binmek istiyorum.
I want to see her very much. börja lära sig		Ben onu çok görmek istiyorum.
I want to see him very much. börja lära sig		Ben onu görmeyi çok istiyorum.
I want to see it for myself. börja lära sig		Ben onu kendim için görmek istiyorum.
I want to stress this point. börja lära sig		Bu konuyu vurgulamak istiyorum.
I want to visit South Korea. börja lära sig		Güney Kore'yi ziyaret etmek istiyorum.
I want you to do it at once. börja lära sig		Ben senin derhal onu yapmanı istiyorum.
I want you to sing the song. börja lära sig		Ben senin şarkıyı söylemeni istiyorum.
I wanted to become a doctor. börja lära sig		Ben bir doktor olmak istedim.
I warmed myself at the fire. börja lära sig		Ben kendimi ateşte ısıttım.
I warmed myself in the bath. börja lära sig		Ben banyoda kendimi ısıttım.
I warned him not to be late. börja lära sig		Geç kalmaması için onu uyardım.
I was a little disappointed. börja lära sig		Biraz hayal kırıklığına uğradım.
I was able to pass the exam. börja lära sig		Sınavı geçebildim.
I was able to pass the test. börja lära sig		Ben testi geçebildim.
I was absent from the party. börja lära sig		Partide yoktum.
I was amazed at his courage. börja lära sig		Onun cesaretine şaşırdım.
I was amazed at the results. börja lära sig		Ben sonuçlara şaşırdım.
I was as cool as a cucumber. börja lära sig		Ben bir salatalık kadar serindim.
I was bored with his speech. börja lära sig		Onun konuşmasından dolayı sıkıldım.
I was born in Kyoto in 1980. börja lära sig		1980'de Kyoto'da doğdum.
I was born in Osaka in 1977. börja lära sig		1977'de Osaka'da doğdum.
I was born in Tokyo in 1968. börja lära sig		1968'de Tokyo'da doğdum.
I was born on April 3, 1950. börja lära sig		3 Nisan, 1950'de doğdum.
I was here about a year ago. börja lära sig		Ben, yaklaşık bir yıl önce buradaydım.
I was interviewed for a job. börja lära sig		Bir iş için mülakat yapıldım.
I was late for the last bus. börja lära sig		Son otobüs için geç kaldım.
I was miserable and unhappy. börja lära sig		Ben sefil ve mutsuzdum.
I was scolded by my teacher. börja lära sig		Öğretmen tarafından azarlandım.
I was swimming in the river. börja lära sig		Nehirde yüzüyordum.
I was tired, so I didn't go. börja lära sig		Yorgundum bu yüzden gitmedim.
I was very scared of snakes. börja lära sig		Yılanlardan çok korktum.
I was very tired last night. börja lära sig		Dün gece çok yorgundum.
I went climbing in the Alps. börja lära sig		Alp'lerde tırmanmaya gittim.
I went fishing in the river. börja lära sig		Nehirde balık tutmaya gittim.
I went to America last fall. börja lära sig		Geçen Sonbaharda Amerika'ya gittim.
I went to the zoo yesterday. börja lära sig		Dün hayvanat bahçesine gittim.
I went to Tokyo to see Tony. börja lära sig		Ben Tony'yi görmek için Tokyo'ya gittim.
I went up to the front door. börja lära sig		Ön kapıya kadar gittim.
I will do all I can for you. börja lära sig		Senin için yapabileceğim her şeyi yapacağım.
I will do anything but that. börja lära sig		Onun dışında bir şey yapacağım.
I will do anything but this. börja lära sig		Bundan başka bir şey yapacağım.
I will do whatever you wish. börja lära sig		Ne istersen onu yapacağım.
I will have to study harder. börja lära sig		Daha çok çalışmak zorunda olacağım.
I will help you if possible. börja lära sig		Mümkün olursa sana yardım ederim.
I will look into the matter. börja lära sig		Konuyu araştıracağız.
I will never change my mind. börja lära sig		Ben asla fikrimi değiştirmeyeceğim.
I will not attend the party. börja lära sig		Ben partiye katılmayacağım.
I will not be free tomorrow. börja lära sig		Yarın boş olmayacağım.
I will not see him any more. börja lära sig		Artık onunla görüşmeyeceğim.
I will pay the money to you. börja lära sig		Parayı sana ödeyeceğim.
I will show you the picture. börja lära sig		Sana resmi göstereceğim.
I will start after he comes. börja lära sig		O geldikten sonra başlayacağım.
I will tell you about Japan. börja lära sig		Sana Japonya'dan bahsedeceğim.
I will tell you if you wish. börja lära sig		İsterseniz size söylerim.
I will try as hard as I can. börja lära sig		Ben elimden geldiğince çok çabalayacağım.
I will visit Nara next week. börja lära sig		Gelecek hafta Nara'yı ziyaret edeceğim.
I will wait until she comes. börja lära sig		Ben o gelene kadar bekleyeceğim.
I will write to him at once. börja lära sig		Derhal ona yazacağım.
I wish I were a good singer. börja lära sig		Keşke iyi bir şarkıcı olsam.
I wish I were a millionaire. börja lära sig		Keşke bir milyoner olsam.
I wish you a Happy New Year. börja lära sig		Size mutlu bir yeni yıl diliyorum.
I wish you had come with us. börja lära sig		Keşke bizimle gelseydin.
I wish you had told me that. börja lära sig		Keşke onu bana söylesen.
I wish you the best of luck. börja lära sig		Sana iyi şans diliyorum.
I won't talk to him anymore. börja lära sig		Artık onunla konuşmayacağım.
I won't work overtime today. börja lära sig		Bugün fazla mesai yapmayacağım.
I wonder if dinner is ready. börja lära sig		Akşam yemeğinin hazır olup olmadığını merak ediyorum.
I wonder if it will be nice. börja lära sig		Havanın güzel olup olmayacağını merak ediyorum.
I wonder what's on her mind. börja lära sig		Onun aklında ne olduğunu merak ediyorum.
I wonder where he is hiding. börja lära sig		Onun nerede saklandığını merak ediyorum.
I wonder why he is so angry. börja lära sig		Onun niçin o kadar kızgın olduğunu merak ediyorum.
I work every day except Sunday. börja lära sig		Pazar hariç her gün çalışırım.
I worked far into the night. börja lära sig		Gece geç saatlere kadar çalıştım.
I worked hard day after day. börja lära sig		Günden güne çok çalıştım.
I would do anything for you. börja lära sig		Sizin için bir şey yapardım.
I would like to go home now. börja lära sig		Şimdi eve gitmek istiyorum.
I would like to go with you. börja lära sig		Sizinle gitmek istiyorum.
I would rather stay at home. börja lära sig		Evde kalmayı tercih ederim.
I wrote a letter in English. börja lära sig		İngilizce bir mektup yazdım.
I wrote a letter last night. börja lära sig		Dün gece bir mektup yazdım.
I'd like a room in the back. börja lära sig		Arkada bir oda istiyorum.
I'd like something to drink. börja lära sig		İçecek bir şey istiyorum.
I'd like to buy half a cake. börja lära sig		Yarım kek almak istiyorum.
I'd like to change my image. börja lära sig		Ben görüntümü değiştirmek istiyorum.
I'd like to join your group. börja lära sig		Gurubunuza katılmak istiyorum.
I'd like to open an account. börja lära sig		Bir hesap açmak istiyorum.
I'd like to see your father. börja lära sig		Babanla görüşmek istiyorum.
I'd like to see your sister. börja lära sig		Kardeşini görmek istiyorum.
I'd like you to cut my hair. börja lära sig		Saçımı kesmeni istiyorum.
I'll act as a guide for you. börja lära sig		Ben sizin için bir klavuz olarak hareket edeceğim.
I'll be as quiet as a mouse. börja lära sig		Ben bir fare kadar sessiz olacağım.
I'll be back by six o'clock. börja lära sig		Saat altıda döneceğim.
I'll be back within an hour. börja lära sig		Bir saat içinde geri döneceğim.
I'll be on duty this Sunday. börja lära sig		Bu pazar görevde olacağım.
I'll be seventeen next year. börja lära sig		Ben gelecek yıl onyedi olacağım.
I'll be there rain or shine. börja lära sig		Ne olursa olsun orada olacağım.
I'll buy a watch for my son. börja lära sig		Oğlum için bir saat alacağım.
I'll catch up with you soon. börja lära sig		Kısa sürede sana yetişirim.
I'll come and see you later. börja lära sig		Daha sonra gelirim ve görüşürüz.
I'll do my best on the test. börja lära sig		Sınavda elimden gelenin en iyisini yapacağım.
I'll give you moral support. börja lära sig		Ben sana manevi destek vereceğim.
I'll have to think about it. börja lära sig		Onun hakkında düşünmek zorunda kalacağım.
I'll just have to improvise. börja lära sig		Benim sadece doğaçlama yapmam gerekecek.
I'll leave this work to you. börja lära sig		Bu işi sana bırakacağım.
I'll let you stay one night. börja lära sig		Bir gece kalmana izin vereceğim.
I'll mail this letter today. börja lära sig		Bugün bu mektubu postalayacağım.
I'll make you a model plane. börja lära sig		Sana bir model uçak yapacağım.
I'll peel an orange for you. börja lära sig		Sizin için bir portakal soyacağım.
I'll see you next Wednesday. börja lära sig		Gelecek Çarşamba görüşürüz.
I'll soon catch up with you. börja lära sig		Kısa sürede sana yetişeceğim.
I'll take my father's place. börja lära sig		Ben babamın yerini alacağım.
I'll try my best today, too. börja lära sig		Bugün bende elimden geleni yapmaya çalışacağım.
I'll try my hand at cooking. börja lära sig		Pişirmeyi deneyeceğim.
I'll work as long as I live. börja lära sig		Yaşadığım sürece çalışacağım.
I'm a little angry with you. börja lära sig		Sana biraz kızgınım.
I'm a management consultant. börja lära sig		Ben bir yönetim danışmanıyım.
I'm afraid I can't help you. börja lära sig		Maalesef sana yardım edemem.
I'm afraid I have to go now. börja lära sig		Maalesef şimdi gitmek zorundayım.
I'm afraid she can't answer. börja lära sig		Korkarım ki, o cevap veremez.
I'm all for your suggestion. börja lära sig		Ben önerinizi tamamen destekliyorum.
I'm anxious for a promotion. börja lära sig		Ben bir tanıtım için hevesliyim.
I'm at the beach on holiday. börja lära sig		Ben tatilde sahildeyim.
I'm coming down with a cold. börja lära sig		Soğuk algınlığı yüzünden çöküyorum.
I'm deeply in love with you. börja lära sig		Sana yürekten aşığım.
I'm dining out this evening. börja lära sig		Bu akşam dışarıda yiyeceğim.
I'm dying for frozen yogurt. börja lära sig		Dondurulmuş yoğurda can atıyorum.
I'm dying to go to New York. börja lära sig		New York'a gitmeye can atıyorum.
I'm familiar with your name. börja lära sig		İsminize aşinayım.
I'm familiar with your name. börja lära sig		İsminizi daha önce duymuştum.
Tomorrow I am going shopping. börja lära sig		Yarın alışverişe gidiyorum.
I'm going to Hawaii by ship. börja lära sig		Ben Hawaii'ye gemiyle gidiyorum.
I'm going to propose to her. börja lära sig		Ona evlenme teklif edeceğim.
I'm hoping that will happen. börja lära sig		Onun olacağını umuyorum.
I'm just going to stay home. börja lära sig		Ben sadece evde kalacağım.
I'm looking over his report. börja lära sig		Ben onun raporuna göz atıyorum.
I'm not a creature of habit. börja lära sig		Alışkanlıklarımdan vazgeçmeyen biri değilim.
I'm not available right now. börja lära sig		Şu anda müsait değilim.
I'm not worried about money. börja lära sig		Ben para konusunda endişeli değilim.
I'm now busy writing a book. börja lära sig		Şimdi bir kitap yazmakla meşgulüm.
I'm older than your brother. börja lära sig		Ben senin erkek kardeşinden daha yaşlıyım.
I'm passionate about my job. börja lära sig		Ben işim hakkında hırslıyım.
I'm really in love with you. börja lära sig		Ben gerçekten sana aşığım.
I'm seeing her this evening. börja lära sig		Bu akşam onunla görüşeceğim.
I'm sorry you're leaving us. börja lära sig		Bizden ayrılacağın için üzgünüm.
I'm sorry, I didn't mean it. börja lära sig		Üzgünüm, onu demek istemedim.
I'm sorry, my father is out. börja lära sig		Üzgünüm baba dışarıda.
I'm starting to dislike her. börja lära sig		Onu sevmemeye başlıyorum.
I'm sure I'll pass the test. börja lära sig		Testi geçeceğimden eminim.
I am sure that he will succeed. börja lära sig		Onun başaracağından eminim.
I'm sure that she's correct. börja lära sig		Ben onun doğru olduğundan eminim.
I'm the leader of this team. börja lära sig		Ben bu takımın lideriyim.
I'm fed up with her complaints. börja lära sig		Onun şikayetlerinden bıktım.
I'm used to staying up late. börja lära sig		Ben geç saatlere kadar kalmaya alışkınım.
I'm very proud of my father. börja lära sig		Babamla çok gurur duyuyorum.
I'm very sorry to hear that. börja lära sig		Onu duyduğuma çok üzgünüm.
I'm worried about my weight. börja lära sig		Ben kilom hakkında endişe duyuyorum.
I've been asked to help out. börja lära sig		Yardım etmem istendi.
I've been asked to help you. börja lära sig		Benden sana yardım etmem rica edildi.
I've been in Sapporo before. börja lära sig		Daha önce Sapporo'da bulundum.
I've been there a few times. börja lära sig		Birkaç kez orada bulundum.
I've been thinking about it. börja lära sig		Onun hakkında düşünüyorum.
I've been to Hong Kong once. börja lära sig		Bir zamanlar Hong Kong'ta bulundum.
I've caught a terrible cold. börja lära sig		Çok kötü üşüttüm.
I've climbed Mt. Fuji twice. börja lära sig		Ben iki kez Mt. Fuji'ye tırmandım.
I've come to see the sights. börja lära sig		Manzaraları görmek için geldim.
I've enjoyed talking to you. börja lära sig		Seninle konuşmaktan hoşlandım.
I've figured out the puzzle. börja lära sig		Yapbozu çözdüm.
I've had a pleasant evening. börja lära sig		Ben hoş bir akşam geçirdim.
I've had a really tough day. börja lära sig		Ben gerçekten zor bir gün geçirdim.
I've just washed the dishes. börja lära sig		Bulaşıkları az önce yıkadım.
I've never been to Hokkaido. börja lära sig		Hokkaido'da hiç bulunmadım.
I've never climbed Mt. Fuji. börja lära sig		Mt. Fuji'ye asla tırmanmadım.
I've often seen him bullied. börja lära sig		Çoğu kez onun zorbalık yaptığını gördüm.
I've put on weight recently. börja lära sig		Son zamanlarda kilo aldım.
I've seen that movie before. börja lära sig		O filmi daha önce izledim.
I've worked out a good plan. börja lära sig		İyi bir plan hazırladım.
If it rains, please call me. börja lära sig		Yağmur yağarsa, lütfen beni arayın.
If you are tired, go to bed. börja lära sig		Eğer yorgunsan yatmaya git.
In 1911, a revolt broke out. börja lära sig		1911 yılında bir isyan patlak verdi.
In the end, he did not come. börja lära sig		Sonunda o gelmedi.
Is eating fish good for you? börja lära sig		Sizin için balık yemek faydalı mı?
Is eating liver bad for you? börja lära sig		Karaciğer yemek sizin için kötü mü?
Is English spoken in Canada? börja lära sig		Kanada'da İngilizce konuşulur mu?
Is he the owner of that car? börja lära sig		O, o arabanın sahibi mi?
Is it a butterfly or a moth? börja lära sig		O bir kelebek mi yoksa bir güve mi?
Is it hard to speak English? börja lära sig		İngilizce konuşmak zor mu?
Is it made of wood or metal? börja lära sig		O ahşaptan mı yoksa metalden mi yapılmıştır.
Is something wrong with you? börja lära sig		Sana bir şey mi oldu?
Is that the best you can do? börja lära sig		Elinden gelen o mudur?
Is the dining room open now? börja lära sig		Yemek odası şimdi açık mı?
Is the job too much for you? börja lära sig		İş senin için çok fazla mıdır?
Is there a cat on the table? börja lära sig		Masanın üzerinde bir kedi var mı?
Is there a toilet near here? börja lära sig		Buraya yakın bir tuvalet var mı?
Is there any help available? börja lära sig		İşe yarar bir yardım var mı?
Is there anyone in the room? börja lära sig		Odada birisi var mı?
Is there anything I must do? börja lära sig		Yapmam gereken bir şey var mı?
Is there someone to help me. börja lära sig		Bana yardım edecek biri var mı?
It caused quite a commotion. börja lära sig		O oldukça bir kargaşaya neden oldu.
It doesn't make sense to me. börja lära sig		Bana göre bir anlamı yok.
It happened a long time ago. börja lära sig		O uzun zaman önce oldu.
It is a nice view from here. börja lära sig		O, buradan güzel bir manzara.
It is absolutely impossible. börja lära sig		O kesinlikle mümkün değil.
It is easier than I thought. börja lära sig		O, düşündüğümden daha kolay.
It is hard to convince Jack. börja lära sig		Jack'i ikna etmek zordur.
It is hard to convince John. börja lära sig		John'u ikna etmek zordur.
It is more than I can stand. börja lära sig		O, tahammül sınırlarımı aşar.
It is nice to see you again. börja lära sig		Seni tekrar görmek güzel.
It is no use your resisting. börja lära sig		Direnmenizin faydası yok.
It is none of your business. börja lära sig		Sizi ilgilendirmez.
It is our duty to help them. börja lära sig		Onlara yardım etmek bizim görevimiz.
It is still as cold as ever. börja lära sig		O hala her zaman ki kadar soğuk.
It is time to shut the gate. börja lära sig		Kapıyı kapatma zamanı geldi.
It is very cold this winter. börja lära sig		Bu kış çok soğuk.
It is windy today, isn't it? börja lära sig		Bugün hava rüzgarlı, değil mi?
It looks as if you're right. börja lära sig		Haklısınız gibi görünüyor.
It looks like Tom is sleepy. börja lära sig		Tom uykulu gibi görünüyor.
It might not freeze tonight. börja lära sig		Bu gece don olmayabilir.
It never rains but it pours. börja lära sig		O, yanmasada gürler.
It only takes a few minutes. börja lära sig		Sadece birkaç dakika sürer.
It rained all day yesterday. börja lära sig		Dün bütün gün yağmur yağdı.
It really gets on my nerves. börja lära sig		O, gerçekten sinirlerimi bozuyor.
It seems to be a good house. börja lära sig		O iyi bir eve benziyor.
It was a very exciting game. börja lära sig		O çok heyecan verici bir oyundu.
It was about twenty dollars. börja lära sig		O yaklaşık yirmi dolardı.
It was an agricultural area. börja lära sig		O bir tarım alanı idi.
It was dark when he came in. börja lära sig		O, içeri girdiğinde hava kararmıştı.
It was his personal opinion. börja lära sig		O, onun kişisel fikriydi.
It was late, so I went home. börja lära sig		Geç olmuştu, bu yüzden eve gittim.
It was rather easy for them. börja lära sig		O onlar için oldukça kolaydı.
It was too difficult for me. börja lära sig		O benim için çok zordu.
It was very cold last month. börja lära sig		Geçen ay çok soğuktu.
It was very windy yesterday. börja lära sig		Dün çok rüzgarlıydı.
It went just as we expected. börja lära sig		O, tam bizim beklediğimiz gibi gitti.
It would be a difficult job. börja lära sig		O, zor bir iş olacaktı.
It'll cost about 10,000 yen. börja lära sig		Yaklaşık 10.000 yene mal olacak.
It'll soon be three o'clock. börja lära sig		Yakında saat üç olacak.
It's already out of fashion. börja lära sig		O zaten demode.
It's already out of fashion. börja lära sig		Onun zaten modası geçmiş.
It's an average day at work. börja lära sig		Bu, iş yerinde ortalama bir gündür.
It's been snowing all night. börja lära sig		Bütün gece kar yağıyordu.
It's eight o'clock at night. börja lära sig		Saat gecenin ikisi.
It's going to clear up soon. börja lära sig		Yakında hava açacak.
It's great to have a family. börja lära sig		Bir aileye sahip olmak mükemmel.
It's hard to master English. börja lära sig		İngilizceyi öğrenmek zordur.
It's not a road, but a path. börja lära sig		O bir yol değil, fakat bir patika.
It's nothing to worry about. börja lära sig		O endişelenecek bir şey değil.
It's time you faced reality. börja lära sig		Gerçekle yüzleşmenin zamanı geldi de geçiyor bile.
It's too early to go to bed. börja lära sig		Yatmaya gitmek için çok erken.
It's too hot for us to work. börja lära sig		İşe gitmemiz için hava çok sıcak.
Jack is busy cooking for us. börja lära sig		Jack bizim için yemek pişirmekle meşgul.
Jack may speak Spanish, too. börja lära sig		Jack de, İspanyolca konuşabilir.
Jackson fell from his horse. börja lära sig		Jackson atından düştü.
Jackson said this was wrong. börja lära sig		Jackson, bunun yanlış olduğunu söyledi.
Jane is not as tall as Mary. börja lära sig		Jane, Mary kadar uzun değil.
Jane may not be at home now. börja lära sig		Jane şimdi evde olmayabilir.
Jane swims better than Yumi. börja lära sig		Jane Yumi'den daha iyi yüzer.
Jill saw the movie with Ken. börja lära sig		Filmi Ken ile birlikte izledim.
Jill saw the movie with Ken. börja lära sig		Jill filmi Ken ile izledi.
Jim seized Julie by the arm. börja lära sig		Jim Julie'yi kolundan yakaladı.
John is good at mathematics. börja lära sig		John matematikte iyidir.
John is too fat to run fast. börja lära sig		John hızlı koşamayacak kadar çok şişman.
John passed the examination. börja lära sig		John sınavı geçti.
John went to America by air. börja lära sig		John havayolu ile Amerika'ya gitti.
Kate is not as tall as Anne. börja lära sig		Kate Anne kadar uzun değil.
Kate is not as tall as Anne. börja lära sig		Kate Anne kadar uzun değildir.
Kazu likes sports very much. börja lära sig		Kazu sporları çok sever.
Keep oil away from the fire. börja lära sig		Yağı ateşten uzak tutun.
Keep out of the way, please. börja lära sig		Yoldan uzak durun, lütfen.
Keep the secret to yourself. börja lära sig		Sırrı kendinize saklayın.
Ken decided on going abroad. börja lära sig		Ken yurtdışına gitmeye karar verdi.
Ken has more books than you. börja lära sig		Ken'in senden daha fazla kitabı vardır.
Ken has never visited Kyoto. börja lära sig		Ken Kyoto'yu asla ziyaret etmedi.
Ken met her on his way home. börja lära sig		Ken eve dönerken onunla karşılaştı.
Kobe is famous for its port. börja lära sig		Kobe, limanı ile ünlüdür.
Kyoko is lying on the grass. börja lära sig		Kyoko, çimde uzanmaktadır.
Kyoto has many universities. börja lära sig		Kyoto'nun bir sürü üniversitesi var.
Learning calligraphy is fun. börja lära sig		Hat öğrenmek eğlencelidir.
Leave it where you found it. börja lära sig		Onu bulduğun yere bırak.
Leave the books as they are. börja lära sig		Kitapları olduğu gibi bırak.
Lenin ordered them to rebel. börja lära sig		Lenin onlara isyan etmelerini emretti.
Let me give you some advice. börja lära sig		Sana biraz tavsiye vereyim.
Let me introduce you to him. börja lära sig		Seni onunla tanıştırayım.
Let's clear up this problem. börja lära sig		Bu sorunu açığa çıkaralım.
Let's cut down our expenses. börja lära sig		Giderlerimizi kısalım.
Let's dine out for a change. börja lära sig		Değişlik olsun diye dışarıda yiyelim.
Let's eat now. I'm starving. börja lära sig		Şimdi yiyelim. Açlıktan ölüyorum.
Let's get out of this place. börja lära sig		Bu yerden çıkalım.
Let's get together tomorrow. börja lära sig		Yarın birlikte olalım.
Let's go back to our places. börja lära sig		Yerlerimize geri gidelim.
Let's hope for good results. börja lära sig		İyi sonuçlar umalım.
Let's not rule anything out. börja lära sig		Herhangi bir şeyi gözardı etmeyelim.
Let's start with Lesson Ten. börja lära sig		Ders on ile başlayalım.
Let's talk over a cold beer. börja lära sig		Soğuk bir bira hakkında konuşalım.
Let's walk to the bookstore. börja lära sig		Kitapçıya kadar yürüyelim.
Lincoln set the slaves free. börja lära sig		Lincoln köleleri serbest bıraktı.
Living conditions were hard. börja lära sig		Yaşam koşulları zordu.
Look at the girl over there. börja lära sig		Oradaki kıza bak.
Look! Two boys are fighting. börja lära sig		Bakın! İki çocuk döğüşüyor.
Luckily Tom didn't see Mary. börja lära sig		Neyse ki Tom Mary'i görmedi.
Lucy made her parents happy. börja lära sig		Lucy ailesini mutlu etti.
Make a sketch of your house. börja lära sig		Evinizin bir krokisini yapın.
Make yourselves comfortable. börja lära sig		Rahatınıza bakın.
Many Americans blamed Spain. börja lära sig		Birçok Amerikalı İspanya'yı suçladı.
Many of the men became sick. börja lära sig		Erkeklerin çoğu hasta oldu.
Many people think I'm crazy. börja lära sig		Birçok insan deli olduğumu düşünür.
Many promises had been made. börja lära sig		Bir çok sözler verilmiş.
Marble floors are beautiful. börja lära sig		Mermer zeminler güzeldir.
Mary helped her mother cook. börja lära sig		Mary annesinin yemek pişirmesine yardımcı oldu.
Mary is sitting at the desk. börja lära sig		Mary sırada oturuyor.
Mary is Tom's granddaughter. börja lära sig		Mary Tom'un kıztorunudur.
Mary is Tom's mother-in-law. börja lära sig		Mary Tom'un kaynanasıdır.
Mary is Tom's sister-in-law. börja lära sig		Mary Tom'un baldızı.
Mary loves her bamboo fence. börja lära sig		Mary bambu çitini seviyor.
Mary takes after her father. börja lära sig		Mary babasına benzer.
Mary weighed it in her hand. börja lära sig		Mary onu elinde tarttı.
Mary will make a good nurse. börja lära sig		Mary iyi bir hemşire olacak.
May I ask about your family? börja lära sig		Ailen hakkında soru sorabilir miyim?
May I bring my family along? börja lära sig		Ailemi birlikte getirebilir miyim?
May I have a class schedule? börja lära sig		Ben bir sınıf programı alabilir miyim?
May I have a glass of water? börja lära sig		Bir bardak su alabilir miyim?
May I have some more coffee? börja lära sig		Biraz daha kahve alabilir miyim?
Could I have the bill, please? börja lära sig		Hesabı alabilir miyim, lütfen?
May I have the menu, please? börja lära sig		Menüyü alabilir miyim, lütfen?
May I interrupt you a while? börja lära sig		Sözünüzü biraz kesebilir miyim?
May I look at your passport? börja lära sig		Pasaportunuza bakabilir miyim?
May I speak to Mike, please. börja lära sig		Mike ile konuşabilir miyim, lütfen.
May I speak to you a minute? börja lära sig		Sizinle bir dakika konuşabilir miyim?
May I take a picture of you? börja lära sig		Bir resminizi çekebilir miyim?
May we use the language lab? börja lära sig		Lisan Laboratuvarını kullanabilir miyiz?
Mayuko came out of the room. börja lära sig		Mayuko odadan dışarı çıktı.
Mayuko has dropped the ball. börja lära sig		Mayuko topu düşürdü.
Mayuko has not slept enough. börja lära sig		Mayuko yeteri kadar uyumadı.
Mick named the baby Richard. börja lära sig		Mick bebeğe Richard adını verdi.
Midori ate the most oranges. börja lära sig		Midori en çok portakal yedi.
Mike is captain of our team. börja lära sig		Mike takımımızın kaptanıdır.
Mike wore an indignant look. börja lära sig		Mike öfkeli bir görüntü takındı.
Milk does not agree with me. börja lära sig		Süt bana yaramıyor.
Miss Green teaches us music. börja lära sig		Bayan Green bize müzik öğretir.
Miss Jackson did not appear. börja lära sig		Bayan Jackson ortaya çıkmadı.
Miss Red taught me Japanese. börja lära sig		Bayan Red bana Japonca öğretti.
Mix the flour with two eggs. börja lära sig		Unu iki yumurta ile karıştırın.
Mom is getting dinner ready. börja lära sig		Annem akşam yemeği hazırlıyor.
Most of us love our country. börja lära sig		Çoğumuz ülkemizi seviyoruz.
Most people think I'm crazy. börja lära sig		Birçok kişi deli olduğumu düşünür.
Mrs. Smith cleans that room. börja lära sig		O odayı bayan Smith temizler.
Murder is punished by death. börja lära sig		Cinayet ölümle cezalandırılır.
My aunt made me a new skirt. börja lära sig		Halam bana yeni bir etek yaptı.
My birthday falls on Sunday. börja lära sig		Doğum günüm Pazara rastlıyor.
My brother is a good skater. börja lära sig		Erkek kardeşim iyi bir patenci.
My brother plays the guitar. börja lära sig		Erkek kardeşim gitar çalar.
My brother speaks very fast. börja lära sig		Erkek kardeşim çok hızlı konuşur.
My clock seems to be broken. börja lära sig		Benim masa saati bozuk gibi görünüyor.
My daughter likes egg yolks. börja lära sig		Kızım yumurta sarısını seviyor.
My dog has a wonderful life. börja lära sig		Benim köpeğimin harika bir hayatı vardır.
My dog sometimes eats grass. börja lära sig		Benim köpeğim bazen ot yer.
My family are all very well. börja lära sig		Ailemin hepsi iyidir.
My family is not that large. börja lära sig		Benim ailem o kadar büyük değildir.
My family is not very large. börja lära sig		Ailem çok büyük değildir.
My father came home at nine. börja lära sig		Benim babam dokuzda eve geldi.
My father has gone to China. börja lära sig		Babam Çin'e gitmişti.
My father is a heavy smoker. börja lära sig		Benim babam ağır sigara tiryakisi.
My father is an early riser. börja lära sig		Babam erken kalkan biridir.
My father is away from home. börja lära sig		Babam evden uzaktadır.
My father is in good health. börja lära sig		Babam sağlıklıdır.
My father is in his fifties. börja lära sig		Babam ellili yaşlarında.
My father made me what I am. börja lära sig		Beni bu duruma getiren babamdır.
My father runs a restaurant. börja lära sig		Babam bir restoran işletir.
My favorite sport is skiing. börja lära sig		Benim en sevdiğim spor kayaktır.
My friend will be our guide. börja lära sig		Arkadaşım rehberimiz olacak.
My girlfriend is an actress. börja lära sig		Kız arkadaşım bir aktristir.
My grades are above average. börja lära sig		Benim notlarım ortalamanın üzerindedir.
My grandmother was a farmer. börja lära sig		Büyükannem bir çiftçiydi.
My hat is bigger than Jim's. börja lära sig		Şapkam Jim'inkinden daha büyüktür.
My heart began to beat fast. börja lära sig		Benim kalbim hızlı çarpmaya başladı.
My hobby is taking pictures. börja lära sig		Benim hobim fotoğraflar çekmektir.
My hobby is writing stories. börja lära sig		Benim hobim hikayeler yazmaktır.
My house faces to the south. börja lära sig		Evim güneye bakar.
My house looks to the south. börja lära sig		Benim evim güneye bakıyor.
My jeans shrank in the wash. börja lära sig		Benim kot yıkamada küçüldü.
My joke went over very well. börja lära sig		Benim şaka çok iyi gitti.
My little finger is swollen. börja lära sig		Benim küçük parmağım şişti.
My mother didn't mention it. börja lära sig		Annem ondan bahsetmedi.
My mother has four brothers. börja lära sig		Annemin dört erkek kardeşi var.
My mother is an early riser. börja lära sig		Annem sabahçıdır.
My mother left me a message. börja lära sig		Annem bana bir mesaj bıraktı.
My mother made me a sweater. börja lära sig		Annem bana bir kazak yaptı.
My mother prepares my meals. börja lära sig		Benim yemeklerimi annem hazırlar.
My older sister got engaged. börja lära sig		Benim ablam nişanlandı.
My oldest brother is single. börja lära sig		En büyük ağabeyim bekardır.
My parents also have a farm. börja lära sig		Ebeveynlerimin de bir çiftliği var.
My parents made me go there. börja lära sig		Ebeveynlerim beni oraya gönderdi.
My plan was adopted by them. börja lära sig		Planım onlar tarafından benimsendi.
My sister has a sweet tooth. börja lära sig		Kız kardeşim tatlıya düşkündür.
My sister is a good swimmer. börja lära sig		Kız kardeşim iyi bir yüzücüdür.
My sister is engaged to him. börja lära sig		Kız kardeşim onunla nişanlıdır.
My sister's getting married. börja lära sig		Kız kardeşim evleniyor.
My son is small for his age. börja lära sig		Benim oğlum yaşına göre küçük.
My uncle gave him a present. börja lära sig		Amcam ona bir hediye verdi.
My uncle gave him a present. börja lära sig		Dayım ona bir hediye verdi.
My uncle gave his car to me. börja lära sig		Amcam arabasını bana verdi.
My uncle has a large family. börja lära sig		Amcamın büyük bir ailesi var.
My uncle has three children. börja lära sig		Amcamın üç çocuğu var.
My uncle has three children. börja lära sig		Dayımın üç çocuğu var.
My uncle lived a happy life. börja lära sig		Amcam mutlu bir hayat yaşadı.
My uncle lived to be ninety. börja lära sig		Amcam doksana ayak bastı

Turkish sentences from Tatoeba 20

Du måste vara inloggad för att skriva en kommentar.

mer