→ Turkish Sentences From Tatoeba 14 → Börja lära dig / Ladda ner MP3 Flashcards

Fråga		Svar
Kanazawa is a quiet city. börja lära sig		Kanazawa sakin bir şehirdir.
Karen went there herself. börja lära sig		Karen oraya kendisi gitti.
Keep to the left, please. börja lära sig		Soldan git, lütfen.
Keiko is kind, isn't she? börja lära sig		Keiko nazik, değil mi?
Ken has arrived in Kyoto. börja lära sig		Ken Kyoto'ya vardı.
Ken is a football player. börja lära sig		Ken bir futbol oyuncusu.
Ken is kind to the girls. börja lära sig		Ken kızlara karşı naziktir.
Ken is tall, but I'm not. börja lära sig		Ken uzun boylu, ama ben değilim.
Ken jumped over the wall. börja lära sig		Ken duvarın üzerinden atladı.
Ken runs faster than you. börja lära sig		Ken senden daha hızlı koşar.
Kumiko is as tall as Tom. börja lära sig		Kumiko Tom kadar uzundur.
Laura may have been sick. börja lära sig		Laura hastalanmış olabilir.
Let him play your guitar. börja lära sig		Senin gitarını çalsın.
Let me buy you a new one. börja lära sig		Sana yeni bir tane alayım.
Let me check your ticket. börja lära sig		Biletini kontrol edeyim.
Let me have a look at it. börja lära sig		Ona bir göz atalım.
Let me know by telephone. börja lära sig		Telefonla bana bildirin.
Let me know your address. börja lära sig		Adresinizi bana bildirin.
Let me tell you a secret. börja lära sig		Sana bir sır anlatayım.
Let me think for a while. börja lära sig		Biraz düşüneyim.
Let's ask a travel agent. börja lära sig		Bir seyahat acentasına soralım.
Let's be friends forever. börja lära sig		Sonsuza kadar arkadaş olalım.
Let's change the subject. börja lära sig		Konuyu değiştirelim.
Let's do it another time. börja lära sig		Onu başka zaman yapalım.
Let's get together again. börja lära sig		Tekrar buluşalım.
Let's keep this a secret. börja lära sig		Bunu bir sır olarak saklayalım.
Let's leave it up to him. börja lära sig		Onu ona bırakalım.
Let's listen to the tape. börja lära sig		Teybi dinleyelim.
Let's make a night of it. börja lära sig		Onunla ilgili bir gece yapalım.
Let's not argue any more. börja lära sig		Artık tartışmayalım.
Let's not stay here long. börja lära sig		Burada uzun süre kalmayalım.
Let's pass by the church. börja lära sig		Kilisenin yanından geçelim.
Let's play cards instead. börja lära sig		Onun yerine kart oynayalım.
Let's wait till he comes. börja lära sig		O gelene kadar bekleyelim.
Lightning hit that tower. börja lära sig		Yıldırım kuleye isabet etti.
Lincoln was a Republican. börja lära sig		Lincoln bir Cumhuriyetçi idi.
Lincoln won the election. börja lära sig		Lincoln seçimi kazandı.
Look at that boy running. börja lära sig		Koşan şu çocuğa bak.
Look out for pickpockets. börja lära sig		Yankesicilere dikkat et.
Lunch will be ready soon. börja lära sig		Öğle yemeği yakında hazır olacak.
Mac is loved by everyone. börja lära sig		Mac herkes tarafından sevilir.
Many foods can be boiled. börja lära sig		Birçok gıdalar kaynatılabilir.
Many friends saw him off. börja lära sig		Birçok arkadaşlar onu yolcu ettiler.
Many of them were bitter. börja lära sig		Onların birçoğu acıydı.
Many scientists knew him. börja lära sig		Birçok bilim adamı onu tanıyordu.
Many senators opposed it. börja lära sig		Birçok senatör ona karşı çıktı.
Mari has been in Hungary. börja lära sig		Mari, Macaristan'daydı.
Mary had to go to school. börja lära sig		Mary okula gitmek zorunda kaldı.
Mary has not started yet. börja lära sig		Mary henüz başlamadı.
Mary is blackmailing Tom. börja lära sig		Mary Tom'a şantaj yapıyor.
Mary is Tom's stepmother. börja lära sig		Mary Tom'un üvey annesidir.
Mary understands Chinese. börja lära sig		Mary Çince'yi anlar.
Math is what I'm best at. börja lära sig		Matematik en iyi olduğum derstir.
May I ask a favor of you? börja lära sig		Sizden bir iyilik rica edebilir miyim?
May I ask some questions? börja lära sig		Bazı sorular sorabilir miyim?
May I ask you a question? börja lära sig		Sana bir soru sorabilir miyim?
May I borrow your eraser? börja lära sig		Silgini ödünç alabilir miyim?
May I have this magazine? börja lära sig		Bu dergiyi alabilir miyim?
May I see a menu, please? börja lära sig		Lütfen bir menü görebilir miyim?
May I use this telephone? börja lära sig		Ben bu telefonu kullanabilir miyim?
May I use your car today? börja lära sig		Bugün arabanı kullanabilir miyim?
Maybe we can make a deal. börja lära sig		Belki de bir anlaşma yapabiliriz.
Mayuko reads a good deal. börja lära sig		Mayuko çok okur.
Mayuko's dream came true. börja lära sig		Mayuko'nun rüyası gerçek oldu.
McClellan wasted no time. börja lära sig		McClellan zamanı boşa harcamadı.
Meg agreed to Ken's plan. börja lära sig		Meg Ken'in planını kabul etti.
Meg sometimes annoys Ken. börja lära sig		Meg bazen Ken'i sıkıyor.
Mike and Ken are friends. börja lära sig		Mike ve Ken arkadaşlardır.
Mike and Ken are friends. börja lära sig		Mike ve Ken arkadaşlar.
Mike has two girlfriends. börja lära sig		Mike'ın iki kız arkadaşı var.
Mike named his dog Spike. börja lära sig		Mike köpeğine Spike adını verdi.
Miss Kanda can swim well. börja lära sig		Bayan Kanda iyi yüzebilir.
Monday is my busiest day. börja lära sig		Pazartesi en yoğun gündür.
Money cannot buy freedom. börja lära sig		Para özgürlüğü satın alamaz.
Monroe received 65 votes. börja lära sig		Monroe 65 oy aldı.
Most students study hard. börja lära sig		Çoğu öğrenci sıkı çalışır.
Mt. Asama is now dormant. börja lära sig		Asama yanardağı şu an hareketsiz.
Murder is a wicked crime. börja lära sig		Cinayet kötü bir suçtur.
My aim is to be a doctor. börja lära sig		Amacım bir doktor olmak.
My aunt gave me a camera. börja lära sig		Teyzem bana bir fotoğraf makinesi verdi.
My aunt gave me an album. börja lära sig		Halam bana bir albüm verdi.
My brother became a cook. börja lära sig		Erkek kardeşim bir aşçı oldu.
My car is being repaired. börja lära sig		Arabam tamir ediliyor.
My cat and dog get along. börja lära sig		Kedim ve köpeğim iyi geçinirler.
My cat killed a squirrel. börja lära sig		Kedim bir sincap öldürdü.
My family is a large one. börja lära sig		Benim ailem büyük bir ailedir.
My father died of cancer. börja lära sig		Babam kanserden öldü.
My father drives to work. börja lära sig		Babam işe arabayla gider.
My father gave me a game. börja lära sig		Babam bana bir oyun verdi.
My father got well again. börja lära sig		Babam tekrar iyileşti.
My father has many books. börja lära sig		Babamın birsürü kitabı var.
My father is in his room. börja lära sig		Babam odasında.
My father used to travel. börja lära sig		Babam seyahat ederdi.
My heart is beating fast. börja lära sig		Benim kalbim hızlı atıyor.
My hobby is playing golf. börja lära sig		Benim hobim golf oynamaktır.
My house is by the ocean. börja lära sig		Evim okyanusun yanında.
My house is old and ugly. börja lära sig		Benim evim eski ve biçimsiz.
My job is to wash dishes. börja lära sig		Benim işim bulaşık yıkamaktır.
My kid brother is twelve. börja lära sig		Benim küçük erkek kardeşim on iki yaşında.
My mother is always busy. börja lära sig		Annem her zaman meşgul.
My mother is sick in bed. börja lära sig		Annem yatakta hasta.
My muscles have got soft. börja lära sig		Kaslarım yumuşadı.
My name is Ichiro Tanaka. börja lära sig		Benim adım Ichiro Tanaka.
My prayers were answered. börja lära sig		Dualarım gerçekleşti.
My robot's name is Multi. börja lära sig		Robotumun adı Multi.
My room faces the garden. börja lära sig		Odam bahçeye bakar.
My seat is near the door. börja lära sig		Benim koltuğum kapıya yakın.
My shoelaces came undone. börja lära sig		Benim ayakkabı bağlarım çözüldü.
My son is taller than me. börja lära sig		Oğlum benden daha uzun.
My teacher drove me home. börja lära sig		Öğretmenim beni arabayla eve götürdü
My temperature is normal. börja lära sig		Benim vücut ısım normal.
My uncle died a year ago. börja lära sig		Amcam bir yıl önce öldü.
My uncle gave me his car. börja lära sig		Amcam bana arabasını verdi.
My university has a dorm. börja lära sig		Üniversitemin bir yatakhanesi var.
My watch has been stolen. börja lära sig		Saatim çalındı.
My wife burst into tears. börja lära sig		Karım gözyaşlarına boğuldu.
My wife is a poor driver. börja lära sig		Benim karım kötü bir sürücüdür.
My wife looked surprised. börja lära sig		Karım şaşırmış görünüyordu.
Nagano beat Tokyo 2 to 3. börja lära sig		Nagano, Tokyo'yu 3-2 yendi.
Name and address, please. börja lära sig		İsim ve adres, lütfen.
Nancy is a capable nurse. börja lära sig		Nancy yetenekli bir hemşiredir.
Naoki is as old as Kaori. börja lära sig		Naoki Kaori kadar yaşlıdır.
Naoko came back to Japan. börja lära sig		Naoko Japonya'ya geri döndü.
Never be this late again. börja lära sig		Asla tekrar bu kadar geç kalma.
Nick owes me ten dollars. börja lära sig		Nick bana on dolar borçludur.
No one can cope with him. börja lära sig		Kimse onunla baş edemez.
No one can deny the fact. börja lära sig		Hiç kimse gerçeği inkar edemez.
No one has ever seen God. börja lära sig		Şu ana kadar kimse Tanrıyı görmedi.
Nobody answered the door. börja lära sig		Kimse kapıya bakmadı.
Nobody came to my rescue. börja lära sig		Kimse beni kurtarmaya gelmedi.
Nobody came to the party. börja lära sig		Kimse partiye gelmedi.
Nobody can understand it. börja lära sig		Kimse ondan anlayamaz.
None of them are present. börja lära sig		Onlardan hiç biri mevcut değil.
Now let's begin the game. börja lära sig		Şimdi oyuna başlayalım.
Now this is more like it. börja lära sig		Bu ona şimdi daha çok benziyor.
Oh, don't worry about it. börja lära sig		Oh, bu konuda endişelenmenize gerek yok.
One of my teeth came out. börja lära sig		Dişlerimden biri çıktı.
One of the dogs is alive. börja lära sig		Köpeklerden biri canlıdır.
One should do one's best. börja lära sig		Bir insan elinden geleni yapmalı.
One should do one's duty. börja lära sig		Bir insan vazifesini yapmalı.
Our dog is in the kennel. börja lära sig		Köpeğimiz kulübededir.
Our living room is sunny. börja lära sig		Bizim oturma odası güneşli.
Our sales are decreasing. börja lära sig		Satışlarımız azalıyor.
Our teacher seemed angry. börja lära sig		Öğretmenimiz kızgın görünüyordu.
Our work is all over now. börja lära sig		İşimiz şimdi bitti.
Pass me the salt, please. börja lära sig		Bana tuzu uzat, lütfen.
Pass me the wine, please. börja lära sig		Bana şarabı uzat, lütfen.
Patty is a smart student. börja lära sig		Patty akıllı bir öğrenci.
Paul telephoned just now. börja lära sig		Paul az önce telefon etti.
Pay your rent in advance. börja lära sig		Kiranı peşin ödemelisin.
Plants die without water. börja lära sig		Bitkiler susuz ölürler.
Please be kind to others. börja lära sig		Lütfen diğerlerine karşı nazik olun.
Please choose one person. börja lära sig		Lütfen bir kişi seçin.
Please come back at once. börja lära sig		Lütfen derhal geri dön.
Please develop this film. börja lära sig		Lütfen bu filmi banyo edin.
Please do it in this way. börja lära sig		Lütfen onu bu şekilde yapın.
Please don't laugh at me. börja lära sig		Lütfen bana gülme.
Please find me my wallet. börja lära sig		Lütfen bana cüzdanımı bul.
Please give me this book. börja lära sig		Lütfen bu kitabı bana ver.
Please have some cookies. börja lära sig		Lütfen biraz biküvi alın.
Please help me with this. börja lära sig		Bu konuda bana yardımcı olun.
Please lend me your book. börja lära sig		Lütfen kitabını bana ödünç ver.
Please peel the potatoes. börja lära sig		Lütfen patatesleri soy.
Please put on your shoes. börja lära sig		Lütfen ayakkabılarını giy.
Please put your shoes on. börja lära sig		Lütfen ayakkabılarınızı giyin.
Please refer to page ten. börja lära sig		Lütfen onuncu sayfaya bakın.
Please say it in English. börja lära sig		Lütfen onu İngilizce olarak söyle.
Please show me this book. börja lära sig		Lütfen bana bu kitabı göster.
Please sit here and wait. börja lära sig		Lütfen buraya otur ve bekle.
Please speak more loudly. börja lära sig		Lütfen daha yüksek sesle konuşun.
Speak slower, please. börja lära sig		Lütfen daha yavaş konuşun.
Please take off your hat. börja lära sig		Lütfen şapkanı çıkar.
Please take some of them. börja lära sig		Lütfen onlardan bazılarını götür.
Please tell me the truth. börja lära sig		Bana doğruyu söyle.
Please tell me your name. börja lära sig		Lütfen adını bana söyle.
Please turn on the light. börja lära sig		Lütfen ışığı açın.
Please turn on the radio. börja lära sig		Lütfen radyoyu açar mısın?
Please turn up the sound. börja lära sig		Lütfen sesi aç.
Please wait half an hour. börja lära sig		Lütfen yarım saat bekle.
Please wait on him first. börja lära sig		Lütfen önce ona servis yapalım.
Prices continue to climb. börja lära sig		Fiyatlar tırmanmaya devam ediyor.
Prices continued to rise. börja lära sig		Fiyatlar yükselmeye devam etti.
Put it back where it was. börja lära sig		Olduğu yere geri koy.
Put the book on the desk. börja lära sig		Kitabı masanın üzerine koyun.
Put the gun on the table. börja lära sig		Silahı masanın üzerine koy.
Put yourself in my place. börja lära sig		Kendini benim yerime koy.
Quiet him down, will you? börja lära sig		Onu sakinleştirin, olur mu?
Quit acting like a child. börja lära sig		Çocuk gibi davranmaktan vazgeç.
Raisins are dried grapes. börja lära sig		Kuru üzüm kurutulmuş üzümdür.
Read the article. börja lära sig		Makaleyi okuyun.
Republicans were furious. börja lära sig		Cumhuriyetçiler çok kızgındı.
Roosevelt was a war hero. börja lära sig		Roosevelt bir savaş kahramanı idi.
Running is good exercise. börja lära sig		Koşmak iyi egzersizdir.
Shall I get some for you? börja lära sig		Senin için biraz alayım mı?
She allegedly killed him. börja lära sig		O, iddialara göre onu öldürdü.
He and I are classmates. börja lära sig		O ve ben sınıf arkadaşlarıyız.
She attended the meeting. börja lära sig		O, toplantıya katıldı.
She began to gain weight. börja lära sig		O kilo almaya başladı.
She bought him a sweater. börja lära sig		O, ona bir kazak aldı.
She bowed to me politely. börja lära sig		O kibarca bana selam verdi.
She burned her left hand. börja lära sig		O, sol elini yaktı.
She called him bad names. börja lära sig		O ona ağzına geleni söyledi.
She called me many times. börja lära sig		O, beni defalarca aradı.
She called off the party. börja lära sig		O partiyi feshetti.
She came home after dark. börja lära sig		O, hava karardıktan sonra eve geldi.
She came out of the room. börja lära sig		O odadan dışarı çıktı.
She can't be over thirty. börja lära sig		O otuz yaşın üzerinde olamaz.
She can't ride a bicycle. börja lära sig		O bir bisiklete binemez.
She carried out the plan. börja lära sig		O, planı gerçekleştirdi.
She catches colds easily. börja lära sig		O, soğuk algınlığına kolayca yakalanır.
She caught me by the arm. börja lära sig		O, beni kolumdan yakaladı.
She decided to marry him. börja lära sig		O, onunla evlenmeye karar verdi.
She decided to marry Tom. börja lära sig		O Tom'la evlenmeye karar verdi.
She did not say anything. börja lära sig		O bir şey söylemedi.
She didn't marry the man. börja lära sig		O, adamla evlenmedi.
She didn't visit anybody. börja lära sig		O kimseyi ziyaret etmedi.
She disliked her husband. börja lära sig		O, kocasını sevmiyordu.
She divorced her husband. börja lära sig		O, kocasından boşandı.
She does nothing but cry. börja lära sig		O, ağlamaktan başka bir şey yapmaz.
She doesn't need to work. börja lära sig		Onun çalışmasına gerek yok.
She flared up with anger. börja lära sig		O öfke ile parladı.
She found me a good seat. börja lära sig		O, bana iyi bir koltuk buldu.
She found the money gone. börja lära sig		O paranın kaybolduğunu gördü.
She gave him a big smile. börja lära sig		O, ona büyük bir gülücük verdi.
She gives him the creeps. börja lära sig		O, onu ürpertiyor.
She glanced shyly at him. börja lära sig		O, ona utanarak baktı.
She goes to night school. börja lära sig		O gece okuluna gidiyor.
She got him into trouble. börja lära sig		O, onun başını belaya soktu.
She had a new dress made. börja lära sig		O, yeni bir elbise yaptırdı.
She had a pleasant dream. börja lära sig		O, hoş bir rüya gördü.
She had a strange hat on. börja lära sig		O, tuhaf bir şapka giydi.
She had her shoes shined. börja lära sig		O, ayakkabılarını parlattı.
She had her tooth pulled. börja lära sig		O, dişini çektirdi.
She handed him the money. börja lära sig		O ona para verdi.
She handed me a postcard. börja lära sig		O bana bir kartpostal verdi.
She has a sense of humor. börja lära sig		O, bir mizah duygusuna sahiptir.
She has a sense of humor. börja lära sig		O, esprili biridir.
She has good handwriting. börja lära sig		Onun iyi bir el yazısı var.
She has no sense of duty. börja lära sig		Onun görev duygusu yok.
She has seen better days. börja lära sig		O, daha iyi günler gördü.
She has to study science. börja lära sig		O fen eğitimi yapmak zorundadır.
She insisted on us going. börja lära sig		O bize gitmemiz için ısrar etti.
She invited me to dinner. börja lära sig		O, beni akşam yemeğine davet etti.
She is a child after all. börja lära sig		Nihayetinde o bir çocuk.
He's an undergrad. börja lära sig		O bir üniversite öğrencisi.
She is a reliable person. börja lära sig		O güvenilir bir kişidir.
She is a wonderful woman. börja lära sig		O, harika bir kadın.
She is all skin and bone. börja lära sig		Onun kemikleri sayılıyor.
She is all skin and bone. börja lära sig		O bir deri bir kemik.
She is at work right now. börja lära sig		O, şu anda görevdedir.
She is brushing her hair. börja lära sig		O saçını fırçalıyor.
She is deaf to my advice. börja lära sig		O, nasihatımı duymazdan gelir.
She is drawing a picture. börja lära sig		O, bir resim çiziyor.
She is everything to him. börja lära sig		O onun için her şeydir.
She is hard up for money. börja lära sig		O meteliğe kurşun atıyor.
He is having coffee now. börja lära sig		O şimdi kahve içiyor.
She is having dinner now. börja lära sig		O şimdi akşam yemeği yiyor.
She is just a wallflower. börja lära sig		O, tam bir sarışebboydur.
She is liked by everyone. börja lära sig		O herkes tarafından hoşlanılır.
She is loved by everyone. börja lära sig		O herkes tarafından sevilir.
She is missing the point. börja lära sig		O konuyu anlamıyor.
She is not herself today. börja lära sig		O, bugün kendinde değil.
She is not quite content. börja lära sig		O, tamamen hoşnut değil.
She is not very well off. börja lära sig		O çok varlıklı değil.
She is proud of her sons. börja lära sig		O, oğullarıyla gurur duyuyor.
She is seeking my advice. börja lära sig		O benim tavsiyemi öğrenmeye çalışıyor.
She is used to traveling. börja lära sig		O, seyahat etmeye alışkındır.
She is very fond of dogs. börja lära sig		Köpeklere çok düşkündür.
She kept her eyes closed. börja lära sig		O, gözlerini kapalı tuttu.
She knows what to do now. börja lära sig		O şimdi ne yapacağını bilir.
She laid the work on him. börja lära sig		O işi ona yükledi.
She left here in a hurry. börja lära sig		Buradan aceleyle ayrıldı.
She left here right away. börja lära sig		O buradan hemen ayrıldı.
She left the window open. börja lära sig		O, pencereyi açık bıraktı.
She lives in the country. börja lära sig		O kırsalda yaşıyor.
She lives in the village. börja lära sig		O, köyde yaşıyor.
She lives quite close by. börja lära sig		O oldukça yakında yaşıyor.
She looked me in the eye. börja lära sig		O, gözüme baktı.
She looked up at the sky. börja lära sig		O gökyüzüne baktı.
She looks at least sixty. börja lära sig		O en az altmış görünüyor.
She looks like a teacher. börja lära sig		O bir öğretmene benziyor.
She loves chocolate, too. börja lära sig		O da çikolata seviyor.
She loves her son dearly. börja lära sig		O, oğlunu içtenlikle seviyor.
She made me a nice dress. börja lära sig		O, bana güzel bir elbise yaptı.
She made the doll for me. börja lära sig		O, benim için oyuncak bebek yaptı.
She majored in economics. börja lära sig		O ekonomi alanında uzmanlaşmıştır.
She manages a shoe store. börja lära sig		O bir ayakkabı mağazası yönetir.
She married a bank clerk. börja lära sig		O bir banka memuru ile evlendi.
She met him on the beach. börja lära sig		O onunla plajda tanıştı.
She met him this morning. börja lära sig		O onunla bu sabah tanıştı.
She must have told a lie. börja lära sig		O bir yalan söylemiş olmalı.
She ordered him to do it. börja lära sig		O ona onu yapmasını emretti.
She prefers beer to wine. börja lära sig		O, birayı şaraba tercih eder.
She read one poem to him. börja lära sig		O, ona bir şiir okudu.
She refused his proposal. börja lära sig		Onun önerisini reddetti.
She returned from a trip. börja lära sig		O bir geziden döndü.
She sang better than him. börja lära sig		O, ondan daha iyi şarkı söyledi.
She sang the song softly. börja lära sig		O, şarkıyı düşük sesle söyledi.
She screamed with terror. börja lära sig		O, dehşetten dolayı çığlık attı.
She sent this book to me. börja lära sig		O bu kitabı bana gönderdi.
She set out for Thailand. börja lära sig		Tayland için yola çıktı.
She shook hands with him. börja lära sig		O, onunla tokalaştı.
She sued him for damages. börja lära sig		O, ona zararlar için dava açtı.
She talked as she walked. börja lära sig		O, yürürken konuşuyordu.
She thinks highly of him. börja lära sig		O onu epeyce düşünüyor.
She told me she loved me. börja lära sig		O bana beni sevdiğini söyledi.
She took a trip to Paris. börja lära sig		O, Paris'e bir gezi yaptı.
She took him to the lake. börja lära sig		O onu göle götürdü.
She tried on a new dress. börja lära sig		O, yeni bir elbise denedi.
She tripped on the stone. börja lära sig		O taşa takıldı.
She turned down my offer. börja lära sig		O benim teklifimi geri çevirdi.
She turned down my offer. börja lära sig		O, benim teklifimi geri çevirdi.
She turned off the radio. börja lära sig		O radyoyu kapadı.
She was anxious for help. börja lära sig		O, yardım için endişeliydi.
She was crying with pain. börja lära sig		O acıdan dolayı ağlıyordu.
She was eager to go home. börja lära sig		O, eve gitmeye istekli.
She was fluent in French. börja lära sig		O, Fransızca'da akıcıydı.
She was late for the bus. börja lära sig		O otobüse geç kalmıştı.
She was very rude to him. börja lära sig		O, ona karşı çok kabaydı.
She wasn't polite to him. börja lära sig		O ona karşı nazik değildi.
She waved her hand to me. börja lära sig		O, bana elini salladı.
She waved her hand to us. börja lära sig		O, bize elini salladı.
She went down the stairs. börja lära sig		O, merdivenlerden aşağı indi.
She went there yesterday. börja lära sig		O dün oraya gitti.
She will be back at five. börja lära sig		O, saat beşte geri dönecek.
She will be there by now. börja lära sig		Şimdiye kadar orada olacaktır.
She will become a doctor. börja lära sig		Doktor olacak.
She wiped away her tears. börja lära sig		O, gözyaşlarını sildi.
She wished me good night. börja lära sig		O, bana iyi geceler diledi.
She won't give up easily. börja lära sig		O kolayca vazgeçmeyecek.
She won't give up easily. börja lära sig		O kolayca pes etmeyecek.
She works for a hospital. börja lära sig		O, bir hastane için çalışır.
She writes me every week. börja lära sig		O her hafta bana yazar.
She wrote a lot of poems. börja lära sig		O, birçok şiir yazdı.
She'll do it in 24 hours. börja lära sig		O, 24 saat içinde onu yapacak.
She's at work, isn't she? börja lära sig		O, iş yerinde, değil mi?
She's not as old as Mary. börja lära sig		O, Mary kadar yaşlı değil.
She's not as old as Mary. börja lära sig		O, Mary kadar yaşlı değildir.
She's wearing a nice hat. börja lära sig		O güzel bir şapka takıyor.
She's wearing eye shadow. börja lära sig		O göz farı sürüyor.
Should I cancel the call? börja lära sig		Çağrıyı iptal etmeme gerek var mı?
Should we get up earlier? börja lära sig		Daha erken kalkmamıza gerek var mı?
Shut up and let me think. börja lära sig		Kapa çeneni ve düşünmeme izin ver.
Sixty new museums opened. börja lära sig		Altmış yeni müze açıldı.
Someone broke the window. börja lära sig		Biri pencereyi kırdı.
Someone entered the room. börja lära sig		Birisi odaya girdi.
Someone scratched my car. börja lära sig		Birisi arabamı çizdi.
Someone will do that job. börja lära sig		Biri şu işi yapacak.
Sorry, but he is out now. börja lära sig		Üzgünüm, fakat o şimdi dışarıda.
Spain controlled Florida. börja lära sig		İspanya Florida'yı kontrol altında tuttu.
Speak slowly and clearly. börja lära sig		Yavaş yavaş ve net bir şekilde konuşun.
Stand back from the rope. börja lära sig		İpten geride dur.
Stop arguing about money. börja lära sig		Para hakkında tartışmayı bırak.
Study harder from now on. börja lära sig		Bundan sonra daha sıkı çalış.
Suddenly, it became noisy. börja lära sig		Aniden gürültülü oldu.
Sugar dissolves in water. börja lära sig		Şeker suda çözünür.
Supplies were no problem. börja lära sig		Malzemelerde hiçbir sorun yoktu.
Tadashi has a soft voice. börja lära sig		Tadashi yumuşak bir sese sahip.
Take as many as you want. börja lära sig		İstediğin kadar çok al.
Take care of your health. börja lära sig		Sağlığına dikkat et.
Take this to your mother. börja lära sig		Bunu annene götür.
Telephone me if it rains. börja lära sig		Yağmur yağarsa beni ara.
Tell her to come at noon. börja lära sig		Ona öğleyin gelmesini söyle.
Ten years is a long time. börja lära sig		On yıl uzun bir zamandır.
Tensions were increasing. börja lära sig		Gerginlikler artıyordu.
Terrorists blew up a bus. börja lära sig		Teröristler bir otobüsü havaya uçurdular.
That boy's hair is black. börja lära sig		Şu çocuğun saçı siyahtır.
That car has a roof rack. börja lära sig		O arabanın port bağajı var.
That child is impossible. börja lära sig		O çocuk çekilmez.
That club is way too big. börja lära sig		O kulüp çok çok büyük.
That flower smells sweet. börja lära sig		O çiçek güzel kokuyor.
That house belongs to me. börja lära sig		O ev bana aittir.
That house is very small. börja lära sig		O ev çok küçüktür.
That is all that he said. börja lära sig		Onun bütün söylediği odur.
That lady is over eighty. börja lära sig		O bayan seksenin üzerindedir.
That toy is made of wood. börja lära sig		O oyuncak ahşaptan yapılmıştır.
That was hard to believe. börja lära sig		İnanmak zordu.
That was only a year ago. börja lära sig		O sadece bir yıl önceydi.
That wasn't my intention. börja lära sig		Benim niyetim o değildi.
That's a beautiful dress. börja lära sig		O güzel bir elbise.
That's a ridiculous idea. börja lära sig		Bu saçma bir fikir.
That's absolute nonsense. börja lära sig		Bu saçmalığın dik alası.
That's an excellent wine. börja lära sig		Bu mükemmel bir şarap.
That's an interesting ad. börja lära sig		O, ilginç bir reklam.
That's fairly reasonable. börja lära sig		O oldukça makuldür.
That's my favorite chair. börja lära sig		O, benim favori sandalyem.
That's quite meaningless. börja lära sig		O oldukça anlamsız.
You're very sweet. börja lära sig		Çok tatlısın.
The alarm woke up Mayuko. börja lära sig		Alarm Mayuko'yu uyandırdı.
The area is built up now. börja lära sig		Bu alan şu anda inşa edilmiştir.
The arrow hit the target. börja lära sig		Ok hedefi vurdu.
The baby cried all night. börja lära sig		Bebek tüm gece ağladı.
The baby has a cute face. börja lära sig		Bebeğin sevimli bir yüzü var.
The baby is able to walk. börja lära sig		Bebek yürüyebiliyor.
The baby was fast asleep. börja lära sig		Bebek derin uykudaydı.
The ball bounced up high. börja lära sig		Top yükseğe fırladı.
The blood test is normal. börja lära sig		Kan testi normaldir.
The blood was bright red. börja lära sig		Kan parlak kırmızıydı.
The boy adjusted his cap. börja lära sig		Çocuk şapkasını düzeltti.
The boy can count to ten. börja lära sig		Çocuk ona kadar sayabilir.
The boy fell off the bed. börja lära sig		Çocuk yatağa düştü.
The boy has a high fever. börja lära sig		Çocuğun yüksek ateşi var.
The boy I helped is Tony. börja lära sig		Yardım ettiğim çocuk Tony'dir.
The boy took off his cap. börja lära sig		Çocuk kepini çıkardı.
The bus has already gone. börja lära sig		Otobüs çoktan gitti.
The bus was very crowded. börja lära sig		Otobüs çok kalabalıktı.
The car doesn't run fast. börja lära sig		Araba hızlı çalışmaz.
The car has a new engine. börja lära sig		Arabanın yeni bir motoru var.
The class begins at 8:30. börja lära sig		Ders 8:30 da başlar.
The climate here is mild. börja lära sig		Buradaki iklim ılımandır.
The coffeepot is boiling. börja lära sig		Kahve demliği kaynıyor.
The cold air revived Tom. börja lära sig		Soğuk hava Tom'u yeniden hayata döndürdü.
The danger of war passed. börja lära sig		Savaş tehlikesi geçti.
The decision is not easy. börja lära sig		Karar kolay değildir.
The decision was put off. börja lära sig		Karar ertelendi.
The desk is made of wood. börja lära sig		Masa ahşaptan yapılmıştır.
The doctor felt my pulse. börja lära sig		Doktor nabzıma baktı.
The doctor took my pulse. börja lära sig		Doktor nabzımı ölçtü.
The dog was hit by a car. börja lära sig		Köpek bir araba tarafından çarpıldı.
The door remained closed. börja lära sig		Kapı kapalı kaldı.
The fish wants to escape. börja lära sig		Balık kaçmak istiyor.
The food is getting cold. börja lära sig		Yiyecek soğuyor.
The forest is very thick. börja lära sig		Orman çok sık.
The game became exciting. börja lära sig		Oyun heyecan verici oldu.
The girl has golden hair. börja lära sig		Kızın altın saçları var.
The girl hugged her doll. börja lära sig		Kız bebeğini kucakladı.
The girl let the bird go. börja lära sig		Kız kuşu azat etti.
The girls began to laugh. börja lära sig		Kızlar gülmeye başladılar.
The governor was furious. börja lära sig		Vali öfkelendi
The gown is made of silk. börja lära sig		Gecelik ipekten yapılır.
The gunman was Jack Ruby. börja lära sig		Silahlı adam Jack Ruby idi.
The horse would not move. börja lära sig		At kımıldamadı.
The hot bath relaxed her. börja lära sig		Sıcak bir banyo, onu rahatlattı.
The lady remained silent. börja lära sig		Bayan sessiz kaldı.
The lake is deepest here. börja lära sig		Nehrin en derin yeri burası.
The man committed murder. börja lära sig		Adam cinayet işledi.
The man shoved her aside. börja lära sig		Adam onu bir kenara itti.
The meeting was canceled. börja lära sig		Toplantı iptal edildi.
The Mexicans surrendered. börja lära sig		Meksikalılar teslim oldu.
The milk went sour. börja lära sig		Süt ekşidi.
The museum is closed now. börja lära sig		Şimdi müze kapalı.
The nail tore his jacket. börja lära sig		Çivi onun ceketini yırttı.
The new plan worked well. börja lära sig		Yeni plan iyi çalıştı.
The news broke her heart. börja lära sig		Haber onun kalbini kırdı.
The news made them happy. börja lära sig		Haber onları mutlu etti.
The nurse gave me a shot. börja lära sig		Hemşire bana bir iğne yaptı.
The old man is very kind. börja lära sig		Yaşlı adam çok nazik.
The patient is in danger. börja lära sig		Hasta tehlikede.
The plan did not succeed. börja lära sig		Plan başarılı olmadı.
The play begins at 2 p.m. börja lära sig		Oyun 2:00 p.m.'de başlar.
The police are after you. börja lära sig		Polisler senin peşinde.
The policeman is on duty. börja lära sig		Polis memuru görevde.
The pond has frozen over. börja lära sig		Göletin üstü buz tutmuş.
The president is out now. börja lära sig		Başkan şimdi dışarda.
The rain changed to snow. börja lära sig		Yağmur, kara dönüştü.
The rain stopped at last. börja lära sig		Sonunda yağmur durdu.
The red dress suited her. börja lära sig		Kırmızı elbise ona uydu.
The rent is due tomorrow. börja lära sig		Yarın kiranın vadesi geldi.
The riot got out of hand. börja lära sig		İsyan kontrolden çıktı.
The river is running dry. börja lära sig		Nehir kuruyor.
The road is under repair. börja lära sig		Yol onarımdadır.
The ship had three decks. börja lära sig		Geminin üç güvertesi vardı.
The ship was not damaged. börja lära sig		Gemi hasarlı değildi.
The shop closes at seven. börja lära sig		Dükkan yedide kapanır.
The shop is closed today. börja lära sig		Dükkan bugün kapalı.
The situation worsened. börja lära sig		Durum daha da kötüleşti.
The skies won't be clear. börja lära sig		Gökyüzü açık olmayacak.
The sky is full of stars. börja lära sig		Gökyüzü yıldızlarla dolu.
The sky is getting light. börja lära sig		Gökyüzü aydınlanıyor.
The Smiths moved to Ohio. börja lära sig		Smith ailesi Ohio'ya taşındı.
The snow has disappeared. börja lära sig		Kar kayboldu.
The snow has melted away. börja lära sig		Kar eriyip yok oldu.
The snow is falling fast. börja lära sig		Kar hızlı düşüyor.
The soup is terribly hot. börja lära sig		Çorba aşırı sıcak.
The soup is terribly hot. börja lära sig		Çorba son derece sıcak.
The soup needs more salt. börja lära sig		Çorbanın daha çok tuza ihtiyacı var.
The structure isn't safe. börja lära sig		Yapı güvenli değil.
The sun is about to rise. börja lära sig		Güneş doğmak üzere.
The sun is about to sink. börja lära sig		Güneş batmak üzere.
The toilet doesn't flush. börja lära sig		Tuvaletin sifonu çalışmıyor.
The toilet is over there. börja lära sig		Tuvalet orada.
The total is one hundred. börja lära sig		Toplam bir yüzdür.
The train came on time. börja lära sig		Tren zamanında geldi.
The train is due at noon. börja lära sig		Tren öğleyin gelir.
The war lasted two years. börja lära sig		Savaş iki yıl sürdü.
The waves are high today. börja lära sig		Dalgalar bugün yüksek.
The weather had been hot. börja lära sig		Hava sıcak olmuştu.
The weather has improved. börja lära sig		Hava düzeldi.
The whole crew was saved. börja lära sig		Tüm mürettebat kurtarıldı.
The wind has calmed down. börja lära sig		Rüzgar sakinleşti
Their cattle are all fat. börja lära sig		Onların sığırlarının hepsi şişman.
Their son's name is John. börja lära sig		Onların erkek çocuğunun adı John.
There is a knife missing. börja lära sig		Kayıp bir bıçak var.
There is a show tomorrow. börja lära sig		Yarın bir gösteri var.
There is a spoon missing. börja lära sig		Kayıp bir kaşık var.
There is no school today. börja lära sig		Bugün okul yok.
There isn't any solution. börja lära sig		Hiç çözüm yok.
There isn't anybody else. börja lära sig		Başka biri yok.
There's no need to hurry. börja lära sig		Acele etmeye gerek yok.
There's nothing I can do. börja lära sig		Yapabileceğim bir şey yok.
These are very old books. börja lära sig		Bunlar çok eski kitaplar.
These books are my books. börja lära sig		Bu kitaplar benim kitaplarım.
These oranges taste good. börja lära sig		Bu portakallrın tadı iyi.
These socks do not match. börja lära sig		Bu çoraplar eşleşmiyor.
These trousers are dirty. börja lära sig		Bu pantolon kirli.
They achieved their goal. börja lära sig		Onlar amaçlarına ulaştılar.
They already got married. börja lära sig		Onlar zaten evlendiler.
They are all alike to me. börja lära sig		Onların hepsi bana benziyor.
They are as strong as us. börja lära sig		Onlar bizim kadar güçlüler.
They are eager for peace. börja lära sig		Onlar barış için istekliler.
They are out of work now. börja lära sig		Onlar şimdi işsizler.
They are paid by the day. börja lära sig		Onlara günlük ödenir.
They are very big apples. börja lära sig		Onlar çok büyük elmalar.
They are very compatible. börja lära sig		Onlar çok uyumlular.
They are very kind to me. börja lära sig		Onlar bana karşı çok nazik.
They ate healthier foods. börja lära sig		Onlar daha sağlıklı gıdalar yediler.
They attained their goal. börja lära sig		Onlar hedeflerine ulaştılar.
They attempted to escape. börja lära sig		Onlar kaçma girişiminde bulundular.
They became man and wife. börja lära sig		Onlar karı koca oldu.
They called him a coward. börja lära sig		Onlar ona korkak dediler.
They came into the house. börja lära sig		Onlar eve geldiler.
They caught him stealing. börja lära sig		Onlar onu çalarken yakaladılar.
They did not clap for us. börja lära sig		Onlar bizi alkışlamadılar.
They eat fish on Fridays. börja lära sig		Onlar Cuma günleri balık yerler.
They escaped from prison. börja lära sig		Onlar hapishaneden kaçtı.
They found no such proof. börja lära sig		Onlar böyle bir kanıt bulmadılar.
They had different ideas. börja lära sig		Onların farklı fikirleri vardı.
They have gone to Europe. börja lära sig		Onlar Avrupa'ya gittiler.
They have taken her away. börja lära sig		Onlar onu götürdüler.
They have twin daughters. börja lära sig		Onların ikiz kızları var.
They like Tsuneoki Ikeda. börja lära sig		Onlar Tsuneoki Ikeda'yı severler.
They live near the beach. börja lära sig		Onlar sahile yakın yaşarlar.
They looked really happy. börja lära sig		Onlar gerçekten mutlu görünüyordu.
They lost their property. börja lära sig		Onlar mülklerini kaybettiler.
They need some direction. börja lära sig		Onların bir yöne ihtiyacı var.
They rented an apartment. börja lära sig		Onlar bir daire kiraladı.
They say he's very rich. börja lära sig		Onlar onun çok zengin olduğunu söylüyorlar.
They sent for the doctor. börja lära sig		Onlar doktor getirttiler.
They set out on a picnic. börja lära sig		Onlar piknik için yola çıktılar.
They walked side by side. börja lära sig		Onlar yan yana yürüdüler.
They want to become rich. börja lära sig		Onlar zengin olmak istiyorlar.
They were from Liverpool. börja lära sig		Onlar Liverpool'lu idi.
They were glad to see me. börja lära sig		Onlar beni gördüklerine memnun oldular.
They were playing tennis. börja lära sig		Onlar tenis oynuyorlardı.
They were seen to go out. börja lära sig		Onlar dışarı çıkarken görüldü.
They were spending money. börja lära sig		Onlar para harcıyorlardı.
They were taken prisoner. börja lära sig		Onlar esir alındılar.
They would call for help. börja lära sig		Onlar yardım istediler.
They would not surrender. börja lära sig		Onlar teslim olmadılar.
They'll be here at three. börja lära sig		Onlar Üçte burada olacaklar.
They're able students. börja lära sig		Onlar yetenekli öğrenciler.
They're average students. börja lära sig		Onlar orta düzeyde öğrenciler.
This amount includes tax. börja lära sig		Bu tutar vergi içermektedir.
This baby is 3 weeks old. börja lära sig		Bu bebek üç haftalıktır.
This book belongs to you. börja lära sig		Bu kitap size aittir.
This box contains apples. börja lära sig		Bu kutuda elmalar var.
This castle is beautiful. börja lära sig		Bu kale güzeldir.
This clock isn't working. börja lära sig		Bu saat çalışmıyor.
This coat doesn't fit me. börja lära sig		Bu ceket bana uymuyor.
This coffee shop is cozy. börja lära sig		Bu kahvehane rahat.
This desk is used by Tom. börja lära sig		Bu masa Tom tarafından kullanılıyor.
This desk is used by Tom. börja lära sig		Bu masa Tom tarafından kullanılır.
This diamond is not real. börja lära sig		Bu elmas gerçek değildir.
This dog is almost human. börja lära sig		Bu köpek neredeyse bir insan.
This door would not open. börja lära sig		Bu kapı açılmazdı.
This flag is very pretty. börja lära sig		Bu bayrak çok güzel.
This gate needs painting. börja lära sig		Bu kapının boyanmaya ihtiyacı var.
This house has six rooms. börja lära sig		Bu evin altı odası var.
This is a dead-end alley. börja lära sig		Bu çıkmaz bir sokak.
This is a very rare case. börja lära sig		Bu çok nadir bir durumdur.
This is a very tall tree. börja lära sig		Bu çok uzun bir ağaç.
This is all he has to do. börja lära sig		Bütün yapması gereken bu.
This is an historic city. börja lära sig		Bu tarihi bir şehir.
This is as heavy as lead. börja lära sig		Bu kurşun kadar ağır.
This drives me nuts. börja lära sig		Bu beni deli ediyor.
This is how we cook rice. börja lära sig		Pilavı pişirme şeklimiz budur.
This is my email address. börja lära sig		İşte benim e-postam.
This is my email address. börja lära sig		Bu benim e-mail adresim.
This is my email address. börja lära sig		Bu benim e-posta adresim.
This is my email address. börja lära sig		Bu benim e-posta adresi.
This is the worst of all. börja lära sig		Bu hepsinin en kötüsüdür.
This is too easy for him. börja lära sig		Bu onun için çok kolaydır.
This is Uncle Tom's farm. börja lära sig		Bu Uncle Tom'un çiftliğidir.
This is what you must do. börja lära sig		Yapmanız gereken budur.
This is your only chance. börja lära sig		Bu sizin tek şansınız.
This knife is very sharp. börja lära sig		Bu bıçak çok keskin.
This land belongs to Tom. börja lära sig		Bu arazi Tom'a aittir.
This magazine sells well. börja lära sig		Bu dergi iyi satıyor.
This makes me very angry. börja lära sig		Bu beni çok kızdırır.
This question isn't easy. börja lära sig		Bu soru kolay değildir.
This room is comfortable. börja lära sig		Bu oda rahat.
This room is very stuffy. börja lära sig		Bu oda çok havasız.
This rule does not apply. börja lära sig		Bu kural geçerli değildir.
This size doesn't fit me. börja lära sig		Bu beden bana uymuyor.
This song is a love song. börja lära sig		Bu şarkı bir aşk şarkısı.
This song makes me happy. börja lära sig		Bu şarkı beni mutlu ediyor.
This soup is really good. börja lära sig		Bu çorba gerçekten iyi.
This stove uses kerosene. börja lära sig		Bu soba kerosen kullanır.
This tire needs some air. börja lära sig		Bu lastiğin biraz havaya ihtiyacı var.
This was meant as a joke. börja lära sig		Bu bir şaka olarak yapılmıştı.
To relax, breathe slowly. börja lära sig		Rahatlamak için, yavaş yavaş nefes alın.
Tom accepted Mary's gift. börja lära sig		Tom Mary'nin hediyesini kabul etti.
Tom added up the numbers. börja lära sig		Tom sayıları topladı.
Tom admitted his mistake. börja lära sig		Tom hatasını kabul etti.
Tom adopted a new policy. börja lära sig		Tom yeni bir politika benimsedi.
Tom almost lost his mind. börja lära sig		Tom neredeyse aklını kaybetti.
Tom always does his best. börja lära sig		Tom her zaman elinden geleni yapar.
Tom and Mary are cousins. börja lära sig		Tom ve Mary kuzendir.
Tom arrived at the hotel. börja lära sig		Tom otele vardı.
Tom asked for a discount. börja lära sig		Tom bir indirim istedi.
Tom asked for directions. börja lära sig		Tom tarifleri istedi.
Tom bet $300 on the game. börja lära sig		Tom oyunda 300 dolarlık bahse girdi.
Tom bet $300 on the race. börja lära sig		Tom yarışta 300 dolarlık bahse girdi.
Tom bought Mary a camera. börja lära sig		Tom MaryYe bir kamera satın aldı.
Tom broke down the house. börja lära sig		Tom evi yıktı.
Tom brought refreshments. börja lära sig		Tom serinletici içecekler getirdi.
Tom buttoned up his coat. börja lära sig		Tom paltosunu ilikledi.
Tom called a taxi for me. börja lära sig		Tom benim için bir taksi çağırdı.
Tom called Mary a coward. börja lära sig		Tom Mary'ye korkak diye bağırdı.
Tom came after Mary left. börja lära sig		Mary gittikten sonra Tom geldi.
Tom came over last night. börja lära sig		Tom dün gece uğradı.
Tom came to dislike Mary. börja lära sig		Tom Mary'yi sevmediği için geldi.
Tom can be reasoned with. börja lära sig		Tom ikna edilebilir.
Tom can dance quite well. börja lära sig		Tom oldukça iyi dans edebilir.
Tom can swim like a fish. börja lära sig		Tom balık gibi yüzebilir.
Tom can't turn Mary down. börja lära sig		Tom Mary'den vazgeçemiyor.
Tom catches colds easily. börja lära sig		Tom kolayca soğuk algınlığına yakalanır.
Tom certainly has talent. börja lära sig		Tom'un kesinlikle yeteneği var.
Tom certainly tries hard. börja lära sig		Tom kesinlikle çok çabalıyor.
Tom certainly was polite. börja lära sig		Tom kesinlikle kibardı.
Tom claimed he saw a UFO. börja lära sig		Tom o bir UFO gördüğünü iddia etti.
Tom cried all night long. börja lära sig		Tom bütün gece boyunca bağırdı.
Tom cut the pear in half. börja lära sig		Tom, armutu yarıya böldü.
Tom deserves a promotion. börja lära sig		Tom bir terfiyi hak ediyor.
Tom did an excellent job. börja lära sig		Tom mükemmel bir iş yaptı.
Tom did as you suggested. börja lära sig		Tom önerdiğin gibi yaptı.
Tom did his own research. börja lära sig		Tom kendi araştırmasını yaptı.
Tom did okay on the test. börja lära sig		Tom sınavda iyi yaptı.
Tom didn't feel anything. börja lära sig		Tom bir şey hissetmedi.
Tom didn't know anything. börja lära sig		Tom bir şey bilmiyordu.
Tom didn't mean any harm. börja lära sig		Tom'un niyeti zarar vermek değildi.
Tom didn't need any help. börja lära sig		Tom herhangi bir yardıma ihtiyacı yoktu.
Tom didn't shoot anybody. börja lära sig		Tom herhangi birine ateş etmedi.
Tom didn't think of that. börja lära sig		Tom onu düşünmüyordu.
Tom died a natural death. börja lära sig		Tom doğal bir ölümle öldü.
Tom died at an early age. börja lära sig		Tom erken yaşta öldü.
Tom died in his thirties. börja lära sig		Tom otuzlu yaşlarında vefat etti.
Tom discovered the truth. börja lära sig		Tom gerçeği keşfetti.
Tom does weight training. börja lära sig		Tom ağırlık çalışması yapar.
Tom doesn't drink coffee. börja lära sig		Tom kahve içmez.
Tom doesn't get up early. börja lära sig		Tom erken kalkmaz.
Tom doesn't have a fever. börja lära sig		Tom'un ateşi yok.
Tom doesn't know my name. börja lära sig		Tom ismimi bilmiyor.
Tom doesn't look his age. börja lära sig		Tom yaşında görünmüyor.
Tom doesn't mind waiting. börja lära sig		Tom beklemeyi dert etmez.
Tom doesn't mind walking. börja lära sig		Tom yürümeyi dert etmez.
Tom doesn't speak French. börja lära sig		Tom Fransızca konuşmaz.
Tom doesn't trust anyone. börja lära sig		Tom kimseye güvenmiyor.
Tom drives like a maniac. börja lära sig		Tom bir manyak gibi araba sürer.
Tom drove off in a hurry. börja lära sig		Tom arabayla hızlıca uzaklaştı.
Tom drowned in the ocean. börja lära sig		Tom okyanusta boğuldu.
Tom enjoys reading books. börja lära sig		Tom kitapları okumayı seviyor.
Tom enjoys the fresh air. börja lära sig		Tom taze havayı sever.
Tom enlisted in the Army. börja lära sig		Tom orduya yazıldı.
Tom feels sorry for Mary. börja lära sig		Tom Mary için üzgün hissediyor.
Tom fell asleep in class. börja lära sig		Tom sınıf içinde uykuya daldı.
Tom fell down the stairs. börja lära sig		Tom merdivenlerden düştü
Tom fell off his bicycle. börja lära sig		Tom bisikletinden düştü.
Tom filled in the blanks. börja lära sig		Tom boşlukları doldurdu.
Tom finally got his wish. börja lära sig		Tom sonunda istediğini aldı.
Tom forced Mary to do it. börja lära sig		Tom Mary'yi onu yapması için zorladı.
Tom found Mary repulsive. börja lära sig		Tom Mary'yi itici buldu.
Tom gave the baby a bath. börja lära sig		Tom bebeğe banyo yaptırdı.
Tom glanced at his watch. börja lära sig		Tom saatine baktı.
Tom goes to bed at 10:30. börja lära sig		Tom saat 10.30 'da yatmaya gider.
Tom goes to night school. börja lära sig		Tom gece okuluna gidiyor.
Tom got here before noon. börja lära sig		Tom öğleden önce buraya vardı.
Tom got his suit altered. börja lära sig		Tom takım elbisesini değiştirdi.
Tom got off the elevator. börja lära sig		Tom asansörden indi.
Tom got shot in the back. börja lära sig		Tom sırtından vuruldu.
Tom got soap in his eyes. börja lära sig		Tom'un gözlerinde sabun var.
Tom got stuck in traffic. börja lära sig		Tom, trafikte sıkıştırıldı.
Tom had a very good time. börja lära sig		Tom, çok iyi bir zaman geçirdi.
Tom had an upset stomach. börja lära sig		Tom'un bir mide rahatsızlığı vardı.
Tom had his fortune told. börja lära sig		Tom falını anlattırdı.
Tom had no time to waste. börja lära sig		Tom'un boşa harcayacak zamanı yoktu.
Tom had nothing to drink. börja lära sig		Tom'un içecek bir şeyi yok.
Tom had to run an errand. börja lära sig		Tom bir iş için koşmak zorunda kaldı.
Tom had to take a detour. börja lära sig		Tom çevre yolundan gitmek zorundaydı.
Tom handed in his report. börja lära sig		Tom raporunu verdi.
Tom has a bad reputation. börja lära sig		Tom kötü bir üne sahiptir.
Tom has a beautiful wife. börja lära sig		Tom'un güzel bir karısı var.
Tom has a heavy workload. börja lära sig		Tom'un ağır bir işyükü var.
Tom has a lot of stamina. börja lära sig		Tom çok dirençli.
Tom has a thing for Mary. börja lära sig		Tom'un Mary için bir şeyi var.
Tom has a two-room house. börja lära sig		Tom'un iki odalı bir evi var.
Tom has a way with words. börja lära sig		Tom'un doğal bir konuşma yeteneği var.
Tom has all but given up. börja lära sig		Tom neredeyse vazgeçti.
Tom has never seen a UFO. börja lära sig		Tom asla bir UFO görmedi.
Tom has no need to worry. börja lära sig		Tom'un üzülmesine gerek yok.
Tom has no wish to study. börja lära sig		Tom'un ders çalışma isteği yok.
Tom has to buy some food. börja lära sig		Tom biraz yiyecek almak zorunda.
Tom has to wait for Mary. börja lära sig		Tom Mary'yi beklemek zorunda.
Tom hasn't changed a bit. börja lära sig		Tom biraz değişmedi.
Tom hasn't done any work. börja lära sig		Tom hiç iş yapmadı.
Tom hasn't eaten all day. börja lära sig		Tom bütün gün yemek yemedi.
Tom hasn't given up hope. börja lära sig		Tom ümidini kaybetmedi.
Tom hasn't sung in years. börja lära sig		Tom yıllarca şarkı söylemedi.
Tom heard this from Mary. börja lära sig		Tom bunu Mary'den duydu.
Tom hopes Mary won't die. börja lära sig		Tom Mary'nin ölmeyeceğini umuyor.
Tom hopes you'll like it. börja lära sig		Tom ondan hoşlanacağını umuyor.
Tom hurt Mary's feelings. börja lära sig		Tom Mary'nin duygularını incitti.
Tom is a 33-year-old man. börja lära sig		Tom 33 yaşında bir adam.
Tom is a college student. börja lära sig		Tom bir üniversite öğrencisi.
Tom is a compulsive liar. börja lära sig		Tom zorunlu bir yalancıdır.
Tom is a fitness fanatic. börja lära sig		Tom bir kondüsyon fanatiği.
Tom is a man of his word. börja lära sig		Tom sözünün adamıdır.
Tom is a really nice guy. börja lära sig		Tom gerçekten hoş bir adam.
Tom is a reckless driver. börja lära sig		Tom dikkatsiz bir sürücü.
Tom is a sensitive child. börja lära sig		Tom hassas bir çocuk.
Tom is a talented singer. börja lära sig		Tom yetenekli bir şarkıcıdır.
Tom is a very strong man. börja lära sig		Tom, çok güçlü bir adam.
Tom is almost never late. börja lära sig		Tom neredeyse asla geç kalmaz.
Tom is always in a hurry. börja lära sig		Tom'un her zaman acelesi var.
Tom is always on my mind. börja lära sig		Tom her zaman aklımda.
Tom is an intriguing guy. börja lära sig		Tom ilgi uyandıran bir adam.
Tom is friends with Mary. börja lära sig		Tom Mary ile arkadaş.
Tom is going to be sorry. börja lära sig		Tom üzülecek.
Tom is hard to deal with. börja lära sig		Tom'la uğraşmak zordur.
Tom is hard up for money. börja lära sig		Tom'un para için eli darda.
Tom is in love with Mary. börja lära sig		Tom Mary'ye aşıktır.
Tom is loyal to his wife. börja lära sig		Tom karısına sadık.
Tom is Mary's ex-husband. börja lära sig		Tom Mary'nin eski kocasıdır.
Tom is Mary's son-in-law. börja lära sig		Tom Mary'nin damadıdır.
Tom is Mary's stepfather. börja lära sig		Tom Mary'nin üvey babası.
Tom is no match for Mary. börja lära sig		Tom Mary'nin dengi değil.
Tom is not as old as you. börja lära sig		Tom senin kadar yaşlı değildir.
Tom is out at the moment. börja lära sig		Tom şu anda dışarda.
Tom is shorter than Mary. börja lära sig		Tom Mary'den daha kısadır.
Tom is swamped with work. börja lära sig		Tom'un çok fazla işi var.
Tom is taking a bath now. börja lära sig		Tom şimdi banyo yapıyor.
Tom is too good for Mary. börja lära sig		Tom Mary için çok fazla iyi.
Tom is used to hard work. börja lära sig		Tom zor işe alışkındır.
Tom is very conservative. börja lära sig		Tom çok muhafazakar.
Tom isn't afraid to fail. börja lära sig		Tom başarısız olmaktan korkmuyor.
Tom isn't as old as I am. börja lära sig		Tom benim kadar yaşlı değildir.
Tom isn't as old as Mary. börja lära sig		Tom Mary kadar yaşlı değildir.
Tom isn't at all selfish. börja lära sig		Tom hiç bencil değildir.
Tom isn't good at sports. börja lära sig		Tom sporda iyi değildir.
Tom jumped into the lake. börja lära sig		Tom göle atladı.
Tom just got up and left. börja lära sig		Tom sadece kalktı ve gitti.
Tom knows Mary very well. börja lära sig		Tom Mary'yi çok iyi tanıyor.
Tom knows what Mary said. börja lära sig		Tom Mary'nin dediğini biliyor.
Tom left a note for Mary. börja lära sig		Tom Mary için bir not bıraktı.
Tom left the window open. börja lära sig		Tom pencereyi açık bıraktı.
Tom lent Mary his camera. börja lära sig		Tom Mary'ye kamerasını ödünç verdi.
Tom likes Mary very much. börja lära sig		Tom Mary'den çok hoşlanıyordu.
Tom looks very dignified. börja lära sig		Tom çok onurlu görünüyor.
Tom lost a lot of weight. börja lära sig		Tom çok zayıfladı.
Tom loved Mary very much. börja lära sig		Tom Mary'yi çok seviyordu.
Tom loves being outdoors. börja lära sig		Tom açık havayı çok seviyor.
Tom loves studying music. börja lära sig		Tom müzik çalışmayı sever.
Tom made a wise decision. börja lära sig		Tom akıllıca bir karar verdi.
Tom made stew for dinner. börja lära sig		Tom akşam yemeği için güveç yaptı.
Tom makes me feel needed. börja lära sig		Tom bana gerekli hissettiriyor.
Tom must be about thirty. börja lära sig		Tom yaklaşık otuz olmalı.
Tom must be home by 2:30. börja lära sig		Tom 2:30 a kadar evde olmalı.
Tom must be thirty or so. börja lära sig		Tom otuz yada civarı olmalı.
Tom needs some more rest. börja lära sig		Tom'un biraz daha dinlenmeye ihtiyacı var.
Tom needs to talk to you. börja lära sig		Tom sizinle konuşmalı.
Tom neglected his family. börja lära sig		Tom ailesini ihmal etti.
Tom never eats junk food. börja lära sig		Tom asla abur cubur yemez.
Tom never loses his cool. börja lära sig		Tom soğukkanlılığını asla kaybetmez.
Tom never saw Mary again. börja lära sig		Tom tekrar asla Mary'yi görmedi.
Tom no longer loves Mary. börja lära sig		Tom artık Mary'yi sevmiyor.
Tom offered to help Mary. börja lära sig		Tom Mary'ye yardım etmeyi önerdi.
Tom often eats Thai food. börja lära sig		Tom genellikle Tay yemekleri yer.
Tom often goes to Boston. börja lära sig		Tom sık sık Boston'a gider.
Tom often has nightmares. börja lära sig		Tom sık sık kabus görür.
Tom often makes mistakes. börja lära sig		Tom sık sık hata yapar.
Tom owes Mary an apology. börja lära sig		Tom Mary'ye bir özür borçludur.
Tom played with his kids. börja lära sig		Tom çocukları ile oynadı.
Tom played with the baby. börja lära sig		Tom bebek ile oynadı.
Tom pushed the door open. börja lära sig		Tom açık kapıyı itti.
Tom pushed the door shut. börja lära sig		Tom kapıyı kapatmak için itti.
Tom put away his clothes. börja lära sig		Tom elbiselerini yerine koydu.
Tom quite often eats out. börja lära sig		Tom oldukça sık dışarıda yiyor.
Tom really is a nice guy! börja lära sig		Tom gerçekten hoş bir adam!
Tom regained his balance. börja lära sig		Tom dengesini yeniden kazandı.
Tom ripped up the letter. börja lära sig		Tom mektubu yırtarak açtı.
Tom rubbed his sore feet. börja lära sig		Tom ağrıyan ayağını ovaladı.
Tom said goodbye to Mary. börja lära sig		Tom Mary'ye hoşçakal dedi.
Tom said he had to split. börja lära sig		Tom ayrılmak zorunda kaldığını söyledi.
Tom said Mary would come. börja lära sig		Tom Mary'nin geleceğini söyledi.
Tom said this was urgent. börja lära sig		Tom bunun acil olduğunu söyledi.
Tom sat across from Mary. börja lära sig		Tom Mary'nin karşısına oturdu.
Tom sat in the front row. börja lära sig		Tom ön sıraya oturdu.
Tom says it's up to Mary. börja lära sig		Tom Mary'ye kalmış diyor.
Tom says he's tired. börja lära sig		Tom yorgun olduğunu söylüyor.
Tom scrubbed the bathtub. börja lära sig		Tom küveti temizledi.
Tom seems to lack energy. börja lära sig		Tom'un enerjisi eksik gibi görünüyor.
Tom seldom drinks coffee. börja lära sig		Tom nadiren kahve içer.
Tom seldom eats red meat. börja lära sig		Tom nadiren kırmızı et yer.
Tom should get some rest. börja lära sig		Tom biraz dinlenmeli.
Tom should go to the gym. börja lära sig		Tom, spor salonuna gitmeli.
Tom should've been there. börja lära sig		Tom orada olmalıydı.
Tom should've paged Mary. börja lära sig		Tom Mary'ye çağrı bırakmalıydı.
Tom shouldn't trust Mary. börja lära sig		Tom Mary'ye güvenmemeli.
Tom showed up a tad late. börja lära sig		Tom biraz geç geldi.
Tom shredded the lettuce. börja lära sig		Tom marulu parçaladı.
Tom spent time with Mary. börja lära sig		Tom Mary ile zaman geçirdi.
Tom squeezed Mary's hand. börja lära sig		Tom Mary'nin elini sıktı.
Tom stepped on the brake. börja lära sig		Tom frene bastı.
Tom still hasn't paid me. börja lära sig		Tom hala bana ödeme yapmadı.
Tom sure can play tennis. börja lära sig		Tom elbette tenis oynayabilir.
Tom sure does burp a lot. börja lära sig		Tom kesinlikle çok geğirir.
Tom thinks Mary is lying. börja lära sig		Tom Mary'nin yalan söylediğini düşünüyor.
Tom thinks that's normal. börja lära sig		Tom onun normal olduğunu düşünüyor.
Tom thought only of Mary. börja lära sig		Tom sadece Mary'yi düşünüyordu.
Tom told Mary about John. börja lära sig		Tom Mary'ye John'dan bahsetti.
Tom told Mary the secret. börja lära sig		Tom sırrı Mary'ye söyledi.
Tom told Mary what to do. börja lära sig		Tom Mary'ye ne yapacağını söyledi.
Tom told the dog to stay. börja lära sig		Tom köpeğe kalmasını söyledi.
Tom took a sip of coffee. börja lära sig		Tom bir yudum kahve aldı.
Tom took a step backward. börja lära sig		Tom geriye doğru bir adım attı.
Tom took out the garbage. börja lära sig		Tom çöpü dışarı çıkardı.
Tom took the wrong train. börja lära sig		Tom yanlış trene bindi.
Tom took up hang gliding. börja lära sig		Tom planör uçuşu çalışmaya başladı.
Tom towel-dried his hair. börja lära sig		Tom saçını havlu ile kuruladı.
Tom tried to rescue Mary. börja lära sig		Tom Mary'yi kurtarmak için çalıştı.
Tom turned on the tap. börja lära sig		Tom musluğu açtı.
Tom turned on the heater. börja lära sig		Tom ısıtıcıyı açtı.
Tom unbuttoned his shirt. börja lära sig		Tom gömleğin düğmelerini açtı.
Tom wants a large family. börja lära sig		Tom büyük bir aile istiyor.
Tom wants to be near you. börja lära sig		Tom senin yanında olmak istiyor.
Tom wants to go to Japan. börja lära sig		Tom Japonya'ya gitmek istiyor.
Tom wants to go with you. börja lära sig		Tom seninle gitmek istiyor.
Tom wants to try this on. börja lära sig		Tom bunu denemek istiyor.
Tom was forced to resign. börja lära sig		Tom istifa etmek için zorlandı.
Tom was happy about that. börja lära sig		Tom onun hakkında mutluydu.
Tom was here a while ago. börja lära sig		Tom kısa bir süre önce buradaydı.
Tom was Mary's stepchild. börja lära sig		Tom Mary'nin üvey evladıydı.
Tom was on TV last night. börja lära sig		Tom dün gece televizyondaydı.
Tom was really impressed. börja lära sig		Tom gerçekten etkilenmişti.
Tom was really surprised. börja lära sig		Tom gerçekten şaşırmıştı.
Tom was stabbed to death. börja lära sig		O, bıçaklanarak öldürüldü.
Tom was stuck in traffic. börja lära sig		Tom trafikte sıkışıp kalmıştı.
Tom was thinking of Mary. börja lära sig		Tom Mary'yi düşünüyordu.
Tom was waiting for Mary. börja lära sig		Tom Mary'yi bekliyordu.
Tom watched TV yesterday. börja lära sig		Tom, dün televizyon izledi.
Tom watched TV yesterday. börja lära sig		Tom, dün TV izledi.
Tom went for a bike ride. börja lära sig		Tom bir bisiklete binmek için gitti.
Tom went straight to bed. börja lära sig		Tom doğruca yatağa gitti.
Tom went window-shopping. börja lära sig		Tom birşey almadan vitrinleri gezdi.
Tom will be back by 2:30. börja lära sig		Tom 2:30'a kadar geri dönecek.
Tom will keep you posted. börja lära sig		Tom size düzenli olarak haber verecektir.
Tom will let Mary decide. börja lära sig		Tom Mary'nin karar vermesine izin verecek.
Tom wishes he had a maid. börja lära sig		Tom bir hizmetçisinin olmasını diliyor.
Tom worked like a madman. börja lära sig		Tom bir deli gibi çalıştı.
Tom wouldn't let Mary in. börja lära sig		Tom Mary'nin içeri girmesine izin vermezdi.
Tom's eyes are bloodshot. börja lära sig		Tom'un gözleri kan çanağı.
Tom's flight was delayed. börja lära sig		Tom'un uçuşu ertelendi.
Tom's mom caught the flu. börja lära sig		Tom'un annesi gribe yakalandı.
Tomiko guessed my weight. börja lära sig		Tomiko benim kilomu tahmin etti.
Tomorrow is her birthday. börja lära sig		Yarın onun doğum günü.
Tomorrow is Mother's Day. börja lära sig		Yarın anneler günü.
Tony speaks English well. börja lära sig		Tony İngilizceyi iyi konuşur.
Try to fulfill your duty. börja lära sig		Görevini yerine getirmeye çalış.
Try us again next Monday. börja lära sig		Önümüzdeki Pazartesi bizi tekrar deneyin.
Turn down the television. börja lära sig		Televizyonu kapatın.
Twelve is an even number. börja lära sig		On iki, çift bir sayıdır.
Two men met face to face. börja lära sig		İki adam yüz yüze görüştüler.
Two of them were drowned. börja lära sig		Onlardan ikisi boğuldu.
Ulysses Grant was a hero. börja lära sig		Ulysses Grant bir kahramandı.
Wait till the rain stops. börja lära sig		Yağmur duruncaya kadar bekle.
Wake up at seven, please. börja lära sig		Yedide uyandır lütfen.
Walk as fast as possible. börja lära sig		Mümkün olduğunca hızlı yürüyün.
Was he lying on his back? börja lära sig		O sırtüstü yatıyor muydu?
Was it difficult to make? börja lära sig		Yapmak zor oldu mu?
Was that you at the door? börja lära sig		Kapıdaki sen miydin?
Was the baby crying then? börja lära sig		O zaman, bebek ağlıyor muydu?
Was the book interesting? börja lära sig		Kitap enteresan mıydı?
Wash your face and hands. börja lära sig		Yüzünü ve ellerini yıka.
We agreed to start early. börja lära sig		Biz erken başlamak için anlaştık.
We almost froze to death. börja lära sig		Neredeyse donarak ölüyorduk.
We applauded his honesty. börja lära sig		Biz onun dürüstlüğünü alkışladık.
We appreciate his talent. börja lära sig		Biz onun yeteneğini taktir ediyoruz.
We are apt to waste time. börja lära sig		Biz boşa zaman geçirmeye eğilimliyiz.
We are in the same class. börja lära sig		Biz aynı sınıftayız.
We are invited to dinner. börja lära sig		Biz akşam yemeğine davet edildik.
We are leaving here soon. börja lära sig		Yakında buradan ayrılıyoruz.
We are moving next month. börja lära sig		Biz gelecek ay taşınıyoruz.
We are not all that safe. börja lära sig		Biz o kadar güvende değiliz.
We are sold out of jeans. börja lära sig		Kotların hepsi satıldı.
We are under his command. börja lära sig		Biz onun emrindeyiz.
We are worried about you. börja lära sig		Senin hakkında endişeliyiz.
We bought a pound of tea. börja lära sig		Bir paund çay satın aldık.
We buy eggs by the dozen. börja lära sig		Biz yumurtaları düzine ile alırız.
We chose John as captain. börja lära sig		John kaptan olarak seçtik.
We chose John as captain. börja lära sig		Biz kaptan olarak John'u seçtik.
We cleaned up our garden. börja lära sig		Bahçemizi toparladık.
We discussed the problem. börja lära sig		Sorunu tartıştık.
We do not have snow here. börja lära sig		Bizim burada kar yok.
We don't know each other. börja lära sig		Biz birbirimizi tanımıyoruz.
We drove across the city. börja lära sig		Şehri baştan başa gezdik.
We drove along the coast. börja lära sig		Sahil boyunca arabayla gezdik.
We eat soup with a spoon. börja lära sig		Biz bir kaşıkla çorba yeriz.
We elected Jack chairman. börja lära sig		Biz Jack'i başkan seçtik.
We expect a lot from him. börja lära sig		Biz ondan çok şey bekliyoruz.
We expect him to succeed. börja lära sig		Biz onun başarılı olmasını bekliyoruz.
We felt sympathy for her. börja lära sig		Biz onun için sempati hissettik.
We found the key at last. börja lära sig		Biz sonunda anahtarı bulduk.
We go to school to learn. börja lära sig		Biz öğrenmek için okula gideriz.
We go to school to study. börja lära sig		Biz eğitim için okula gideriz.
We go to the same school. börja lära sig		Biz aynı okula gideriz.
We had a storm yesterday. börja lära sig		Dün bir fırtına yaşadık.
We had fun at Disneyland. börja lära sig		Biz Disneyland'da eğlendik.
We had no water to drink. börja lära sig		İçecek suyumuz yok.
We had snow this morning. börja lära sig		Bu sabah karımız vardı.
We have a house for rent. börja lära sig		Kiralık bir evimiz var.
We have a long way to go. börja lära sig		Bizim gidecek uzun bir yolumuz var.
We have run out of cream. börja lära sig		Kremimiz bitti.
We have run out of sugar. börja lära sig		Bizim şekerimiz tükendi.
We have the edge on them. börja lära sig		Biz onlara göre avantajlıyız.
We have to start at once. börja lära sig		Derhal başlamalıyız.
We have used up the coal. börja lära sig		Biz kömürü bitirik.
We heard the bomb go off. börja lära sig		Bombanın patladığını duyduk.
We hope to see you again. börja lära sig		Sizi tekrar görmeyi umuyoruz.
We import tea from India. börja lära sig		Biz Hindistan'dan çay ithal ederiz.
We kept our books closed. börja lära sig		Kitaplarımızı kapalı tuttuk.
We kept the fire burning. börja lära sig		Biz ateşin yanmasını sürdürdük.
We make butter from milk. börja lära sig		Biz tereyağını sütten yaparız.
We need a signed receipt. börja lära sig		İmzalı bir makbuza ihtiyacımız var.
We need something to eat. börja lära sig		Yiyecek bir şeye ihtiyacımız var.
We need to clean the car. börja lära sig		Biz arabayı temizlemeliyiz.
We need to dust the desk. börja lära sig		Masanın tozunu almamız gerekir.
We ought to obey the law. börja lära sig		Biz yasaya itaat etmeliyiz.
We play tennis every day. börja lära sig		Biz her gün tenis oynarız.
We ran for 10 kilometers. börja lära sig		On kilometre koştuk.
We rested on some stones. börja lära sig		Bazı taşların üstünde dinlendik.
We sat down face to face. börja lära sig		Yüz yüze oturduk.
We seldom have snow here. börja lära sig		Biz burada nadiren kar görürüz.
We should help the needy. börja lära sig		Biz yoksullara yardım etmeliyiz.
We should obey the rules. börja lära sig		Biz kurallara riayet etmeliyiz.
We talked over the phone. börja lära sig		Biz telefonda konuştuk.
We tried to persuade him. börja lära sig		Biz onu ikna etmeye çalıştık.
We tried to trap the fox. börja lära sig		Tilkiyi tuzağa düşürmeye çalıştık.
We walked across the ice. börja lära sig		Biz buz boyunca yürüdük.
We watched TV last night. börja lära sig		Dün gece TV izledik.
We went aboard the plane. börja lära sig		Uçağa bindik.
We went skiing in Canada. börja lära sig		Biz Kanada'da kayak yapmaya gittik.
We went to school by bus. börja lära sig		Biz otobüsle okula gittik.
We will leave in an hour. börja lära sig		Bir saat içerisinde gideceğiz.
We will take a rest soon. börja lära sig		Yakında dinleneceğiz.
We would die without air. börja lära sig		Havasız ölecektik.
We're just like brothers. börja lära sig		Biz tam erkek kardeşler gibiyiz.
We're running out of gas. börja lära sig		Gazımız bitiyor.
We're very busy just now. börja lära sig		Biz şimdi çok meşgulüz.
Welcome to San Francisco. börja lära sig		San Fransisko'ya hoş geldiniz.
Were they busy last week? börja lära sig		Onlar geçen hafta meşgul müydü?
Were you home last night? börja lära sig		Dün gece evde miydin?
What a beautiful rainbow! börja lära sig		Ne güzel bir gökkuşağı!
What am I to do? börja lära sig		Ne yapmam gerekiyor?
What an interesting book! börja lära sig		Ne ilginç bir kitap!
What are you laughing at? börja lära sig		Neye gülüyorsun?
What are you looking for? börja lära sig		Ne arıyorsunuz?
What did you have to eat? börja lära sig		Ne yemek zorunda kaldın?
What do you do on Sunday? börja lära sig		Pazar günleri ne yaparsın?
What do you intend to do? börja lära sig		Ne yapmaya niyet ediyorsun.
What do you mean by it? börja lära sig		Onunla ne demek istiyorsun?
What do you think he did? börja lära sig		Onun ne yaptığını sanıyorsun?
What do you think of him? börja lära sig		Onun hakkında ne düşünüyorsunuz?
What do you think of Tom? börja lära sig		Tom hakkında ne düşünüyorsun?
What does that word mean? börja lära sig		O kelime ne anlama geliyor.
What does this mark mean? börja lära sig		Bu işaret ne anlama geliyor?
What does this word mean? börja lära sig		Bu kelime ne anlama geliyor.
What does your father do? börja lära sig		Baban ne iş yapar?
What food don't you like? börja lära sig		Hangi yiyecekten hoşlanmazsın?
What happened last night? börja lära sig		Dün gece ne oldu?
What were you doing? börja lära sig		Ne yapıyordun?
What have you been up to? börja lära sig		Ne iş çevirmektesin?
What he did is not wrong. börja lära sig		Onun yaptığı şey yanlış değil.
What he did wasn't wrong. börja lära sig		Onun yaptığı şey yanlış değildi.
What he said is not true. börja lära sig		Onun söylediği doğru değil.
What is he running after? börja lära sig		O neyin peşinden koşuyor.
What is it that you want? börja lära sig		İstediğiniz nedir?
What is the letter about? börja lära sig		Mektup ne hakkındadır?
What is the total amount? börja lära sig		Toplam miktar nedir?
What kind of dog is that? börja lära sig		O hangi cins bir köpek?
What school do you go to? börja lära sig		Hangi okula gidiyorsun?
What time do you go home? börja lära sig		Saat kaçta eve gidersin?
What time is it in Tokyo? börja lära sig		Tokyo'da saat kaç?
What time is the concert? börja lära sig		Konser saat kaçta?
What time will you leave? börja lära sig		Saat kaçta ayrılacaksın?
What was the explanation? börja lära sig		Açıklama neydi?
What were you doing then? börja lära sig		O zaman ne yapıyordunuz?
What will the postage be? börja lära sig		Posta ücreti ne kadar?
What will you use it for? börja lära sig		Onu ne için kullanacaksın?
What's the admission fee? börja lära sig		Giriş ücreti nedir?
What's your favorite car? börja lära sig		Senin en sevdiğin araba nedir?

Turkish sentences from Tatoeba 14

Du måste vara inloggad för att skriva en kommentar.

mer